Ben en karmaşık problemleri bile çözebilecek,
Bir deveyim.
Buradan yürüyerek Ay’a gidebilirim.
Senin için Viyana’yı , Roma’yı fetih edip,
İspanya’ya yürüyebilirim.
Bu bir çağrıdır.
Kölelerden efendilerine uzanır.
İsyan konunun dışındadır.
Akıl baştadır.
Nasıl olsa öğreneceksin ,
Gökyüzünün en güzel olduğu anları.
Göreceksin taşların içinden açacak çiçekler,
Ve sen soğukla ısınacaksın.
Bir akşamüstü yağmur göğü ıslarken ,
Yeryüzünde bereket,
Gökte rahmet.
İnananlar inanmayanlardan mülkte ayrıldı, ayrılacak.
Allah,
Yok ondan başka tapacak.
Din gününde o ,ondan ayrılacak,
Bir gecede hür oldu köleler.
Ve bir sabah büyüyüp
Ellerinde bavul yola koyuldu çocuklar.
Öğlen çiçek açıp
Akşamına meyveye durdu ağaçlar.
Binbir hesapla
Hani sen gittin ya
Bahara yakın.
Düşman orduları saldırdı yurduma akın akın.
Erikler çiçekteydi kopardılar.
Kelebekler kozadaydı yaktılar.
Ses etmedim.
Rüzgarı çağırıyor göller,
Balıklar kayık misali gölgelerde.
Gökyüzünde balıkçıların ışıkları var,
Altında, sürülerce kuş dalgalanıyor.
Yürüyorum Başçeşme mezarlığında,
Selvi ağaçları var her yanımda.
Uzanıyorlar gökyüzüne
Kökleri var ölülerin üzerinde...
Herkes ol.
Herkes olunca,
Her şeyi anlayacaksın.
Benliğinle kaybolacaksın kalabalıkta,
Her aradığında kendini başka bulacaksın.
Rüzgarlar yağmurlu,
Bulutlar korsan gemilerini andırıyor.
Bayır gülleri,
Gölün yeşilliğine uçuyor.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!