Bunca yıldır;
Tanıdığım, bildiğim
Sokaklarını adım adım gezdiğim,
Havasını soluduğum,
Bu şehirden gideceğim.
Eski aşkları vurdular,
Karanlık bir vadide.
Ve oracıkta gömdüler;
Toprağın koynuna.
Eski aşkları vurdular;
Sabahın serinliğinde.
Gözlerin; bir karabulut
Döktü, ha dökecek incilerini.
Konuşamıyorsun, sesin buğulanıyor.
Dişlerini sıkıyor,
Dudaklarını ısırıyorsun.
Ellerin titriyor,
İstasyona geldim,
Kimseler yok.
Ne biletçi, ne kondüktör,
Ne de bekleyen treni.
Raylara çıktım,
Görünürde tren de yok.
Toprağa gömdüğünüz
Silahları, çıkarın demiyorum.
Yele savurduğunuz kitapları,
Topraksız dağlara ektiğiniz umutları,
Kefensiz gömdüğünüz yoldaşları demiyorum.
Çocukken ben;
Düşlerim mavi idi.
Gökyüzü mavi,
Uçurtmam mavi,
Dünyam mavi.
Her çocuk gibi, korkularım vardı.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!