Ortaokul sıralarında,
Bir Türkçe öğretmenimiz vardı.
Adı Sıtkı Çağlayan’dı.
Onun sayesinde kelimelere,
Dizelere,
Dörtlüklere bağlandım.
Çok diyecek söz var.
Çünkü türlü türlü olay var.
Nasıl yazmayacaksın?
Nasıl anlatmayacaksın?
Şimdi anlatacak biri de kalmadı.
Eskiden anlattığım beyaz bir kağıttı.
Şimdi eller klavyede,
Ekran önümde,
Yazmaya devam tuş sesleriyle.
Bu işte yer etmiş kişiler,
Şanslıydı eskiler,
Dünya yaşanılası,
Ülke yaşanılası,
Havada toprak kokusu,
Belki içinden gelir koşmak arzusu.
Onun için olumlu şeyler yazdılar.
Şimdi şehirde yorgun insanlar.
Öyle yorgun ki,
Her yerde arar gülmeyi.
Onun için belki unuttu gerçeği.
Gülmek için seçti,
Hayali şeyleri.
Kayıt Tarihi : 29.12.2018 21:13:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!