Bir çeşit Bağdat sendromu yaşıyorum, yüreğim ayaklanmış ruhum uyumakta düşe kalka yaşıyorum.
Ne zaman yalanlarla örülmüş duvarları yıkmaya kalksam altında kalıp tecavüze uğruyorum aslında kıstırılmış bir yaşam öyküsünün dışına çıkmaya çalıştığımıda biliyorm.
Figüran halimle baş aktörlüğe soyunup oynamak istiyorum beceremiyorum, içimdeki mutsuzluğun aktörleriyle cebelleşiyorum.
Her yerinde cam kırıkları şırıngayla damarlarıma naklediyorum yazıp çiziyorum aslında kendimi kandırıyorum.
Yokluğunda ne ateşleri hasretimle yaktım da
Bir seni yakamadım, beni yaktığın gibi
Çölde su, mahpusta gün, oruçta ekmek gibi bekledim seni
Sense araya korkular koydun.
Yasaklar koydun...
Bitmez tükenmez engeller koydun
Devamını Oku
Bir seni yakamadım, beni yaktığın gibi
Çölde su, mahpusta gün, oruçta ekmek gibi bekledim seni
Sense araya korkular koydun.
Yasaklar koydun...
Bitmez tükenmez engeller koydun
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta