Ey alemlerin Rabbi,
Ey gönülleri yaratan,
Bu yakarış senden başkasına olamaz,
Gönülleri elinde tutan,
Sil şu gönlümde ki kara hendekleri,
Ve bana ak bir at gönder,
Özlüyorum seni,
Gönlümün denizi,
Çalkalanıyor, asi,
Seni hatırlatır,gökteki mavi,
Maviler kararır,
Karanlıklardan gelen, bir ayak sesi,
Ben kendimi kaybettim,aynı benin içinde,
Benden bir parça varsa,dostum senin içinde,
Ruhum sıkışıp kalmış, oyalı yen içinde,
Gülüm dertten muzdarip, solmakta el içinde.
Ben bu devrin adamı,olamadım ne çare
Senden başka kimseler anlamaz beni,
Dinlemez yürekten dertlerimi,
Hangi kurt, kemiriyor içimi
Kime ne anne.
Üstümde ha varmış ,ha yokmuş,
Karnım ,ha açmış, ha tokmuş.
Düşüncelerimin rengi değişti,
Siyah beyaz değil gökkuşağı,
Ve gönlümün telleri gevşedi,
Eski bir saz gibi akort tutmuyor,
Seviyorum, onu, bunu, seni,
Herkesi her şeyi,adım tebessüm
Siz hiç başınızı arkaya dayayıp,
Kalbinizin ağırlığını hissettiniz mi?
Sebepsiz,
Dudağınızda ki acıyı tattınız mı?
Evrendeki yalnızlık
Sizi de sımsıkı sardı mı?
Kimi zaman bir elmanın iki yarısı,
Kimi zaman aramızda dağlar var,
Kimi zaman gül gibi cana yakın,
Kimi zaman dikenli ve can yakıcı,
Tanıyamıyoruz birbirimizi,
Kimi ölümüne sevdalı
Bu gün çocukluk günlerimi andım.
Ne kadarda mutluydum.
Öyle büyük isteklerim yoktu.
Az şeyim vardı,
Her şeyden mutluydum.
Şimdi çok şeyim var,
AKİS
Uzaklardan gelen ses, bir uğultumudur ne,
Yüreğime yürüyor, adete bir kafile.
Yüzünde yüzümün, eskimeyen aksi var,
Neden böyle soğuksun, renklerin donmuş duvar.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!