İKSİR VE ŞARAP
Masanın rengini kurdum önce
Sonra ortasından deldim sofrayı
Ölmüşlüğüm var ayrık duran sesine
TAHTA SUSKUNLUK
suya damıtılan kan
tüm sorulara verilen yanıt
hiç!
kırılmış sesin gölgelediği özlemden
Akşamın geri dönüşüne yazılmış olmalı bu şiir
Sabahlar akşamla başlardı
Saatlere ayarlanmış ayrılıkların özlem hüzünleri
Her sabah giden ömür demekti
Giden ömür sen
Bu yüzden
UZAK
Bulutsu bir ağlayış demleniyordu yüzümde. Hüznün
yaban yalvarısıydı belki de çaresizleşmiş sanallıkta. Burgacın düğümü bu, sözün kendine ihaneti. Yazının keşfi...gerçeğin küfü... Yakın olanın ölümü. Ben uzak elbette...rengi benden olsun.
Uzak bir hüzün besleniyordu içimde. Düş’ün yazıya dönüşen güzelliği...gerçeğe uzaklığı. Yakının özlem histerisi. Harflerin ölüm dansı. Seslerin sis yaratması
Zaman Kırılmaları I
Zaman kurudu. Ne ses yitirmeleri kaldı gündüzün...
ne sevinçleri yayıldı akşamın kendinde.
Zaman kurudu. Kazıyamadık uzaklığı.
Bakmalara bıraktım
Gidişin adım seslerini
Gecikmişlik gittiği yerden
Erken dönsün diye susmak işledi gözlerim
Bakmalar yazsın istedim
Korkuya hapsedilen dokunuşları
Şairin Kelamı 'Oku Ey İnsan' Üzredir
31 Mart 2011 Perşembe 20:33
ŞİİR NE DER?
And olsun ki…biz dizeleri insani erdemler üzerine kurduk. Söz, üzerinde yükselttiğimiz dizeler kendinden menkul huzurun şahikalarından damıtıldı. Ey insan, şiiri halet-i hissiyatın sende yarattığı kelamlard ...