Ahırkapı önlerine demirlemiş yüreğim
Boşaltan yok yükünü
Yükü ağır
Yükü kor
Bakırköy’den Kadıköy’e uzanıvermiş ellerim
Boğazdan geçiş
Öfke sağdım buluttan
Umut yaşları bu yağan
Abanır üstüme kararan karabasan
Dağılır Karadeniz üstünde kara bulutlar
Günışığı yıldızıdır parlayan kızıl akşamda
Gel artık gönlümün kavşağındaki kavga
ramazan
kanlı bıçaklı oruçlara inat
karanlıkta yürüyen bir gemici feneridir
çocukluğumda kalan sahurlar
“gerçekçi ol, olanaksızı iste” che
Zemheride kor gibi
Felluce’de yar gibi
Koşmak gibi
istiridye kabuğundan dinledik şiirleri
iyot taşıyan dalgalardık ilk yaza
adımız umut
dallarda kalmış baharlarda
yaşlanmadı sevdalarımız
Önce küçülen ekmekler,
Yok olurken tümüyle;
Çoğalır gürültüleri bombaların,
Yoksul kulaklarında.
Uzaklardan
Daralmış zamanların kokusu emekliyordu
Yollardan sağmıştık efkârımızı
Duygudaştık
İlk mayıs sabahlarının sloganlarıyla
Kanayan
Kaldırımsız sokakların umutları
“hastahane önünde incir ağacı
doktor bulamadı bana ilacı”
dinlerim saplanır göğsüme sancı
ağlarım yanarım
yandıklarıma.
“Sinop’a nükleer santral yapılacak”
ey benim yosun kokulu kentim
sevdalı düşlerinden uyan da bir bak
asfaltı kemiren yeşil otlarına
güzkuşağı gürgen dallarına
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!