Ayaküstü sevişmek;
binmek için en kalabalık otobüsü beklemektir,
Bazen bile bile yanlış otobüse binmek.
Ayaküstü sevişmek;
izlemek için en kötü filmi seçmektir,
Aynı filme defalarca kez girip filme dair hiçbir şey bilmemek.
Ayaküstü sevişmek;
dersten sonra da sınıftan ayrılmamaktır,
Otobüste aranan kalabalığın aksine, kimsenin olmadığı herhangi bir yer bulmak.
Ayaküstü sevişmek;
mükemmel bir zamanlamaya sahip olmaktır,
Ne olursa olsun yakalanmamak.
Ayaküstü sevişmek;
asla tamamen tadına varamamaktır,
Ama hep sabırla beklemek.
Çünkü
Ayaküstü sevişenler, aşkın kırıntılarında yuvarlanırlar...
Ne zaman ki ayaküstü sevişenlerden biri;
Boş bir otobüs ister oturmak için,
Sinemada film seçmeye başlar,
Derslerden sonra annesiyle işi çıkmaya başlar,
Ne zaman ki o zamanlama kaybolur, yakalanılmaya başlanır,
Ve sonra birisi yetinmemeye başlar,
Yetmez ayaküstü sevişmeler, fazlasını ister;
-öyle ya fazlasını istememek suç bile sayılır-
Bunun aksine;
Aşk her şekilde arzulamaktır.
Ben yeni anladım sevgilim,
-Sana aşık olmadığımı-
Yalnızca ayaküstü sevişenlerdendik...
Sen daha fazlasını istedin,
Ben veremedim, veremezdim de zaten.
Bir tek boynuma bıraktığın izi özlüyorum simdi...
Tabii ayaküstü sevişenlerin, boğazlı kazaklarıyla birlikte...
Kayıt Tarihi : 4.6.2009 13:35:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!