Hatırlıyor musun o yapayalnız bir teknenin yapayalnız kıçüstünde, hafif dumanlı bir havada ağladığın geceyi? Aldım koydum o genci yanıma. Şimdi bir daha anlat bakalım dertlerini dedim. Başladı anlatmaya.
Sevgi yokmuş. Aşk yokmuş. Umutluymuş ama mutluluktan. Gözlerini kaçırmalarına üzülüyormuş kuşların. Hayat çok acımasızmış. Keşke daha çok şarkı söyleseymiş zamanında. Keşke başka rotalara yelken açsaymış. Daha çok okusaymış. Bu kadar içmeseymiş. Yine de pişman değilmiş, vesaire.
Susturdum onu. Pişman olma dedim. Yaşa dibine kadar. Gel hatta bir kadeh de beraber içelim. Bir kadeh de seninle kaldıralım atmacaların zaferine. Ve uçuşuna. Ve gidişine.
Yok dedi. Artık azaltmak istiyormuş. Çok güzelmiş hayalleri. Bulandırmamalıymış. Kanadı kırık sandığı kuşların bir gün belki uçmasından korkuyormuş. Ya da yavruyken aldığı kuşun atmaca olabileceği ihtimalini daha önce hiç duymamış. Düşünmemiş. Kirletmemiş hayallerini.
Tüm pişmanlıkları bıraktık. O da, ben de. İzledik beraber gidişini, yapayalnız bir teknenin yapayalnız kıçüstünde, hafif dumanlı bir havada, gözyaşlarımızı silerek.
Bay MelunKayıt Tarihi : 11.11.2025 23:49:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!