Kahve:
“Benim kokumla insanlar uyanır,
seninle olsa olsa uyku gelir.
Hadi söyle, hangi sabah seninle başlar?
Beni içmeden işe giden,
kapıdan çıkarken bile rüyasında kalır.”
Çay:
“Ben sabahın değil, günün dostuyum.
Kahvaltı sofralarında sensiz olur muydu muhabbet?
Sen gelsin diye değil,
ben varım diye sohbet uzar.
Simitin yanına sen mi yakışırsın,
yoksa ben mi?”
Kahve:
“Ben olmadan işe giden ayakta kalamaz.
Seninle en fazla bir keyif yapılır.
Enerji bende, dostluk sende mi sanıyorsun?
Bir yudumumla zihin açılır,
dosyalar biter, planlar yapılır.
Seninle anca tavla sayfası karılır.”
Çay:
“Enerjin bir saat sürer,
sonra düşüş başlar.
Benimle içilen üç bardak,
gün boyu huzur verir.
Ayrıca senin gibi sinir yapmam,
ben yumuşatırım, sakinleştiririm.
Sen bir fincanda bitersin,
ben demlikte çoğalırım.”
Kahve:
“Huzur dediğin şey sıkıcılığın adı.
İnsanlar benimle heyecan arar.
Benimle sabahlayanlar kitap yazar,
sınav kazanır, iş bitirir.
Senle oturan ya tavla oynar,
ya da gazete okur!”
Çay:
“Benimle oturan sohbet eder,
hatıra bırakır.
Seninle oturan kalbi çarpar,
sonra doktora gider.
Ben dost masalarının türküsüyüm,
sen plaza asansörlerinin telaşısın.
Bunu da unutma!”
Kahve:
“Ben şehirlerin kalabalığında hükmederim.
New York’ta, Paris’te benim tabelam parlar.
Benimle dünya döner,
girişimciler projeler kurar.
Sen köy kahvesinde saklambaç oynarsın.”
Çay:
“Senin tabelan cafelerde parlar,
benim adım her evde anılır.
Ben cam bardakta içilirken,
yanında çocuk kahkahaları duyulur.
Sen pahalı fincanlarda gezersin,
ben fakire de, zengine de aynı tadı sunarım.”
Kahve:
“Benim telvemle fal açılır,
aşklar çözülür, sırlar okunur.
Seninle olsa olsa şeker eritilir.
Benimle ilham gelir,
seninle miskinlik gelir.”
Çay:
“Benimle nice şairler yazdı,
aşklar başladı.
Benimle acılar paylaşıldı,
dertler döküldü.
Senin telven geleceği söyler,
benim buğum geçmişi hatırlatır.
İkisi de lazım aslında,
ama ben biraz daha kalıcıyım.”
Kahve:
“Beni içen uçar,
seninle oturan ağırlaşır.
Ben zirvelere taşıyan kanatlarım,
sen yere sabitleyen ağırlık.
Benimle maraton koşulur,
seninle öğle uykusu uyunur.”
Çay:
“Benimle dinlenen,
sonra daha güçlü kalkar.
Sen hızla koşturursun,
ama yolda yorulursun.
Ben sabırla demlenir,
herkese yeterek taşarım.
Sen tek başına kral sanırsın,
ama ben sofraların sultanıyım.”
Kahve:
“Ne olursa olsun, itiraf et çay,
Ben olmadan sabah başlamaz.
Senin yerin akşamüstü,
benimki gündoğumudur.
Ben günü başlatırım,
sen günü kapatırsın.”
Çay:
“Doğru dersin kahve kardeşim,
ama şunu da bil:
Sen bir başlangıcın telaşıysan,
ben günün huzuruyum.
Sen fincanda anlıksın,
ben bardakta kalıcıyım.
Ve ne olursa olsun,
bu millet hem seni içer, hem beni!”
Kayıt Tarihi : 20.8.2025 03:59:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!