Her akşam üzeri
lacivert bir renge bürünür tüm duygularım,
uzak diyarlardan
eski bir rüzgar eser,
yaşanmamış günlerin ezikliğini getirir
bırakır gözlerime,
Gelişinle çiçekler açardı
bahar gelirdi odamın her köşesine,
şöyle bir bakınca gözlerime
aklım başımdan uçardı,
gözlerindeki parıltı kaplardı her yanı
odamdan taşar, kenti ışığa boğardı.
Bu bağ bozumunda sen göremedin
üzümlerin sarardığını
teğeklerin ıslak diplerinde
gözlerimin kaldığını
nasılda severdin ellerinle koparmayı
çardağın yanındaki artezyene uzatıp
Bir eski şarkı çalar dalıp gidersin
Bir akşam yorgunluğunda onu hatırlatır
Dudakların titreyerek eşlik edersin
Kökü derinlerde bir yaranı kanatır
Tuhaf bir ürperti sarar bedenini
Bir serinlik çöker bakışlarına
Bir sararmış resimdi avuçlarımda kalan,
O hayal ötesi günden,
Rüzgar saçlarını yüzüne nasılda savurmuştu
Yüzüne akşam güneşinin kızıllığı vurmuştu,
Gözlerini kısıp rüzgarın şiddetinden
Nasılda bakmıştın,
Kabuslar görüyorum günlerdir
korkunç ve dayanılmaz,
yüreğim çatlayacak gibi atıyor
kan ter içinde uyanıyorum uykudan
duvarlar üzerime devriliyor
tırnaklarımı etime geçiriyorum
Öyle bir yerinde bırakıp gittin ki hayatın
Ömrümün geri kalan kısmının
Söndü tüm ışıkları,
Önümden bir ırmak gibi akarken ömrüm
Boynuma dar geliyor artık
Dar ağaçları.
Günler geçip gidiyor,mevsimlerin peşine takılıp,
Ömrüm tükeniyor,direncim bitiyor,
Daha akşam olmadan güneş batıyor
Bir ayraç oluyor ufuktaki kızıllık
Ölümle yaşam arasına,
Hüzün sarısına bürünüyor tüm renkler
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!