Ben seni hiçbir zaman heykellerden öğrenmedim.
Resimlerin vardı elbette,
Ama esas izini, insanların gözlerinde gördüm.
Sana inanmış bir öğretmenin sesinde,
Sabahın köründe okula giden bir çocuğun sırt çantasında,
Bir annenin elindeki ekmekte.
Senin adın,
yalnızca bir adamın adı değildi bizim için.
Bir duruştu.
Boyun eğmeyen bir duruş.
Ben seni, kitaplardan değil,
bu ülkenin tozlu yollarından tanıdım.
O yollar ki, yorgun ama dimdik yürünür hâlâ.
Çünkü sen “yol” deyince,
sadece bir yönü değil, bir ahlâkı kastettin.
Sen gelmeden önce,
biz kim olduğumuzu unutmuştuk.
Sen geldin.
Ve bize,
kendi toprağımıza kendi adımızla basmayı öğrettin.
Sen,
ne alkışla yaşadın ne de alkışla anılmalısın.
Çünkü senin yerin
alkışın değil, düşüncenin içindeydi.
Bir halkın seni bu kadar sevmesi
sadece kurtarıcı olduğun için değil,
önümüze hedef koyduğun içindi.
Çünkü sen dedin ki:
“Ben sizi özgür, bağımsız, onurlu insanlar olarak görmek istiyorum.”
Ve biz ilk kez,
bir yöneticinin halkına bu kadar güvendiğine tanık olduk.
Bazıları seni put yapmaya çalıştı,
bazıları yıkmaya.
Ama biz,
seni ne yere indirdik,
ne göğe çıkardık.
Sen bizim içimizde,
en insanca yerini buldun.
Bir baş öğretmen olarak.
Bir düşünür olarak.
Bir yön gösteren olarak.
Bugün,
aradan neredeyse bir asır geçti.
Ama hâlâ,
bir haksızlıkla karşılaşınca senin sesin gelir aklıma:
“Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir.”
Birileri unuttu belki,
ama biz unutmadık.
Çünkü seni unutmak,
sadece seni değil,
kendimizi de yitirmek olurdu.
Şimdi bu şiiri yazarken,
göklere çıkarmıyorum seni.
Sadece olması gereken yere koyuyorum:
Kalbimin hizasına.
Ne susarak geçiyorum senden,
ne de bağırarak.
Ama inan,
bu ülkenin her onurlu insanı gibi
sessizce sahip çıkıyorum sana.
Çünkü sen,
adı büyütülmeden de büyük kalabilen bir gerçektin.
Ve gerçekler,
ne kadar unutturulmaya çalışılsa da
bir halkın hafızasında
en sağlam yeri bulur.
Mustafa Kemal,
seni sevmek,
bir duygudan çok,
bir tavır meselesi.
Sana inanmak,
yalnızca geçmişi değil,
geleceği de sahiplenmek demek.
Ben de bu şiiri
sana değil,
senin uğruna inandıklarına yazıyorum.
Özgürlüğe,
eşitliğe,
akla,
vicdana.
Ve kendi adıma söz veriyorum:
Unutmayacağım.
Unutturmayacağım.
Ve senin gibi,
başımı hep dik tutacağım.
Kayıt Tarihi : 8.7.2025 19:52:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!