Ruhlar maddeye esir
İşte böyle bir devir
İnsanlar birer gölge
Hakikatte bir esir
Gece çöker hüzne batarım
Kâh oturur, kâh kalkarım
Yârin resmine bakarım
Bir de
Bir de cıgara yakarım
Gözüm yaşlı,
...
Bir kuş üşüyor, ıslanmış bir kuş
Kırılan ince dallarda
Biliyorum dallar da üşüyor
İçimde ölümle karıncalanmış bir sevinç
Dudaklarımda harflere dökülmüş adın
Gözlerin iki derin mısra
Hilali kaşlarının gölgesi altında
Yitik bir sevdanın şiirinden düşercesine
Gelip giriyor gizlice yatağıma
Gözlerin iki uzun,
Bir gün
Sonbahar
Bir akşamüstü
Rüzgâr esecek
Bir dal titreyecek
Yaprak düşecek
Yalnızlığı yıllarca kalbinde taşımış
Sonbaharını geçmiş yaşıyla
Elinde sararmış birkaç fotoğraf
Gözlerinde irileşen halkalarıyla
Paslanıp buruşmuş umut içinde
Yapraksız bir ağacın eteklerinde
Kim bilir nasıl, ne zaman, nerde
Çekilir ölümü kuşatan perde
Anlarız bu hayatta birer kiracıymışız
Bitmez sanılan vadeler artık tamam
Hangi kapıyı çalsak yabancısıyız
Her gece seyyah bir musiki halinde
Her gece peşime bir şarkı takıyor
Beni bu ıssız beldenin içinde
Her gece bir şarkı yakıyor
Dudakların esrarlı tebessüm içinde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!