Askerlik Anısı Şiiri - Turgay Kaygı

Turgay Kaygı
62

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Askerlik Anısı

onunla ben;
ying ve yang gibiydik...
zıt denebilecek kadar farklıydık...
cin gibi gözleri
meşgale arar dururdu durmadan...
boyu: taş çatlasın birbuçuk metre ama
buzdağının suyun altında kalan kısmı misali
boyunun bir kısmını göremediğimi düşünürdüm...

şeytanın yattığı yeri bilirdi köftehor...
askerlik denen dinin
en olmayacak şeyleri dahi
‘olur’ hale getirdiğine çok tanık oldum.
bircan isimli bacaksızla beni
ellerimizden-kollarımızdan birbirimize bağlaması gibi...
nöbetlerimiz beraber,
devriyelerimiz beraber.
ranzalarımız bile alt altaydı...

namussuz;
okuduğum kitaplarla kafa bulur:
“en doğru felsefe: ye, iç, sıç, yat’tır doktor! ”
derdi...

bir keresinde telefon lazım olduydu da
-bu cep sokmuştu bölükten içeri-
dedim ki:
“lan bircan!
telefon lazım, versene beş dakkalığına! ”
“olmaz doktor! gömdüm! ” dedi...
“ulan! ” dedim “dalganın sırası değil şimdi!
evi aramam lazım acil! ”
“yok diyom ya! anlamıyon mu doktor! ” dedi
“gömdüm diyom! ”
“başlayacam şimdi telefonundan!
iki dakika sürmez aslanım! ” dedim. bir kızdı bir kızdı;
tuttu kolumdan,
söylene söylene 100 metre sürükledi beni.
ufakcana bir kayanın önüne geldik,
ben ne oluyor diyorum kendi kendime.
çekti kayayı kenara
başladı eşelemeye, bir yandan da söyleniyor:
“gömdük diyoz! anlamıyon ki! gömmesek veririz herhalde! ”
bir-iki dakika sonra
“al! ” dedi; küçük, toprak bulaşmış siyah bir poşet tutuşturdu elime
şaşkın şaşkın yüzüne bakakaldım
“arasana doktor! telefon telefon diye beynimin etini yiyon bir saattir! ”
meğer hakikaten gömmüşmüş telefonu hıyar!

unutmaya çalıştığım şeylerden birisidir bircan!
bazen de şu an olduğu gibi
it gibi özlerim iti!
ekseriyetle de
böyle birisiyle hiç tanışmadığımı varsayarım!

(ankara-bursa yolunda,02.07.2003)

Turgay Kaygı
Kayıt Tarihi : 5.7.2003 18:15:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Turgay Kaygı