Işığı sönmüş o bulutta
benim için bir haber var mı Nora?
Hayat denen bu yatakta;
nice nehirler kıvrıldı,
nice kadınlar söndü kollarımda,
nice hikayeler sarardı
Ve onca gözyaşları,
bîhesap şehrâyinler
İzbe barlarda başlayıp biten zevkler
Sokak köşelerinde kaçamak alışverişler
Şafak vakti ateşli sevişmeler
hep bu zifafta,
hep bu yatakta
hep bu meydân-ı ins ü cânda
bende yalnız biri var bu renklerin
o da sen Nora, yalnız sensin
kamer misali koynunda âşiyân
ninnilerle uyut beni neşîdem sensin
uyuttu beni sevgili aşkefza
ve ey mükedder tâcidâr,
bir rüya gördüm son defa, her yer inkisâr
hayatımın son rüyasıydı bu; o hazin sonbahar
ve bir noktürn yankısıydı o tannan notalar
uçuk ve flu kırık nağmeler,
ölü gibi sarı benizli epikler,
dişleri dökülmüş satirler ve kırık dökük fügler,
kemanların mahzun arşesi
piyanonun mütesellî tuşesi
baladların neşesi
obuaların nefesi
ve maestronun bageti…
Hep o son rüyanın sesi,
o sarı sonbaharın bestesi
hepsi mecnunların soluğu,
hepsi küskünler neşvesi
Gültekin Avcı
Kayıt Tarihi : 22.6.2025 12:46:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!