Ek-şimiş sözcüklerimin nakaratısın,
Panzerlerinin döküldüğü meydan savaşlarımda,
Sicilime işlenmiş tutanaksın...
Ne ben dikkat kesilmişim hayata,
Ne sen zırhlı bir süvarinin emre itaatine sadıksın..
Suni bakışlarında insanlığın,
Sana şükran borcudur kırılışlarım...
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Teşekkür ederim Sibel hanım...O güzellik sizin yüreğinizde :)
Nas ve felak!
Çöz düğümlerimi gurub vaktinin sahibi,
Kanlı savaşlarda dahi zaferler lutfeden,
Azı çoğa galip kılan ey!
Az umudumu, çok hüznüme galip kıl....
bana vicdanının sesini bahşetmeyi bırak!
Soylu şairlerin dahi ulaşamadığı bir hazinedir aşk...
O savaşların tek galibidir...
Aşk; meydanlarda doğuştur...
''Bela'' dır tüm ruhlara..
Aşk öldükten sonra diriliştir..
Arasattır, çırılçıplak doğuşlara......
Bu nasıl güzel bir anlatımdır...Şiirin bu kısmına bayıldım hatta imrendim..;)kutluyorum...:))
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta