Başına küllenmiş gaflet uykusu
Emanet aşkını al götür benden
Kalmamış merhamet vicdan duygusu
Beklentim umudum kalmadı senden
Emanet aşkını al götür benden
Bir odaya hapis etsem
Bir yol bulur çıkar gönül
Duman duman yanıp tütsem
Boynu bükük bakar gönül
Gönül senin yolun ırak
Bırakmam ben seni beni sevdikçe
Başka çiçeklere yer yok bahçemde
Prenses sultansın benim içimde
Başka birisine yer yok kalbimde
Hayatın yaşamın tadı yok sensiz
Mektup yazıp postalara bıraktım
Belki bir gün çıkar gelirsin diye
Çiçeklerle odaları donattım
Halimden anlarsın, bilirsin diye
Uykusuz gecede uykumu böldüm
Sabahın ilk seherinde
Allah derse kalpler Allah
Derman olur bin bir derde
Allah derse diller Allah
Cennet kokusunu serper
Dünyaya gelenler, gelip geçecek
Ömrü bitenlere tabip kâr etmez
Ecel şerbetini her can içecek
Vakit dolmuş ise, tabip kâr etmez
Dünya zevki olan, ona sarılır
İman koyduk şehitlerin göğsüne,
Bayrak örttük çiçeklerle üstüne,
Huzur verdik kırgınlarla, küsküne,
Bakın hele nerden. nereye geldik.
Çin setlerinden Viyana'ya geldik,
Damarlar kasılmış, gözler ufukta
Güneşi bekliyor, masum çocuklar
Bir umut mu var, gelecek şafakta
Güneşi bekliyor, masum çocuklar.
Her günün sabahı, yeni bir umut
Dost bildiğim dostlar, halimi sormaz
İnsanlığın suyu çıkmış, terliyor
Söz verdiği sözde, kimseler durmaz
İnsanlığın, suyu çıkmış terliyor.
El uzatsam, ellerimi tutan yok
Ne hallere düştüğümü gördükçe
Sarar yüreğimi sarar acılar
Kanımızı emiyorlar örgütçe
Can evime girer yine sancılar
Öz kaynaklar darmadağın yapıldı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!