Aşık Tolgacan Şiirleri - Şair Aşık Tolgacan

Ellerin kır çiçeği o serin meltemlerde
Tüm masumiyeti ile çekingence titreyen
Sanma beni bir kaktüs umursamaz çöllerde
Ve sanma umutsuzca vuslatını bekleyen

Ellerin kır çiçeği o serin meltemlerde

Gönlüme kurduğum dost meclisine
Sevdanın derdini bilenler gelsin
Düşüp çölde nazlı yarin izine
Sahrada Leyla'yı bulanlar gelsin

Bir sevda ki halden hale bürünür

O sözlerin öyle vurdu gönlümü
Kalbe soktun kör hançeri hançeri
Kalleşindir kahpece dost öldürmek
Alçaklardan sor hançeri hançeri

Paslı hançer ki yerinden çıkmıyor

Ah efendim nasıl diyem bu hali
Tartılar bozulmuş nar' da hayır yok
Harama tövbekâr nice gözlerde
Perdeler bozulmuş fer' de hayır yok

Koca dünya buymuş çürük iplikten

Mescidi Aksa' yı ol kıblegâhı
Yakıyorlar imdat ya RasulAllah
Miraca çıktığın ziyaretgâhı
Yıkıyorlar imdat ya RasulAllah

Gönüllere koydun hayrın taşını

"Ne yaptım ki sana?" deme sakın ha!
Seven yüreğimi kırdın ya işte
Bükme boynunu hiç eğme başını
Hayallere darbe vurdun ya işte

Kaderim bükerken şu bileğimi

Gözlerinden düşen o son damlayı
Kalbe zehir diye içireceğim
Bozdun kavlimizi verdin infazı
Sevdanı gönlümden göçüreceğim

Gülüşün ummanda ölümcül ada

Güzel yurdum tutuşmuşken
Gördü dumanı Uşağım
Zerre tereddüt etmeden
Seçti vatanı Uşağım

Eller hakka doğru kalktı

Bir aşka düşürdün vefasız beni
Muradına erdin mutlu ol gayrı
Gönlüme Aslı Han eyledim seni
Derdin ile sardın mutlu ol gayrı

Güzel ellerinden aşkın badesi

Girip öz bağına kaldığım dilber
Ak tenin üstünde hızma ne güzel
Rüzgâra meyletmiş zülfün telleri
Allı pullu örten yazma ne güzel

Hasretin dağladı gönlüm çırada