Sana garip derler ben de garibim
Seyret şu garibin coşunu turnam
Demir yay derler her yiğit çekemez
Düşme şu garibin peşine turnam
Sabah olur erken kalkın havaya
Mürşidi kamille eyler savaşı
Çarşıdan pazardan alır savuşur
Olura olmaza açma kumaşı
Bu müşteri değil bakar savuşur
Aşıklık maşukluk acayip haldir
Seyyah olup şu köyleri gezerken
Bir çift güzel gördüm göl kenarında
Siyah saçlarını dökmüş gerdana
Uzatmış perçemi til kenarında
Bakmaz mısın şu feleğin kastına
Dinleyin ağalar tarif edeyim
Gözde hayal hayal işi sılanın
Estikçe rüzigar kokar burnuma
Kayası toprağı taşı sılanın
Ağyar ile ettim kararı zati
Tüter Cehennemin Dumanı Tüter
Acep Mevla Bana Gazap Mı Eder
Cümle Halk Yüzleri Üstüne Yatar
Haykırır Ün Verir Ateşi Suzan
Mevlam Kullarına İnsin Rahmetin
Yedi kardeş idik bindirdik ata
Sevkettik kavimli kardeşli öte
Köprüye varınca oldu bir hata
Nettin Kızılırmak allı gelini
Kayığa binince kayık yıkıldı
Ilgıt Ilgıt Esen Seher Yelleri
Yar Gelip Geçtikçe Değmeli Değil
Ak Elleri Boğum Boğum Kınalı
Ah Neyleyim Gözler Sürmeli Değil
Doldurmuş Helkeyi Ben Deyip Gider
Nasıl vasfedeyim ey güzel seni
Cemalin görenler terkeder canı
Sarı çiçek mor menekşe zamanı
Kalktı yaylasına göçtü bir gelin
Taramış gerdana dökmüş saçını
Bana gam yutturdun ey kahpe hicran
Bu hasretlik haşre gider mi böyle
Ben mi tedbirimde ederim noksan
Yoksa benim kader tecellim böyle
Aksine çarkettin devranı felek
Toplandı redifler düştü gayretle
Mevla zeval vermez dinü devlete
Şehit olanlar doğru gider cennete
Şehitler hep bayrak açmış gidelim
Erzurum şehrini kör moskof yıktı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!