Gönül mülkü sohbet ile
Cihan mülkü servet ile
Nizam-ı Alem devlet ile
Kurulurmuş der atalar.
Mazluma olmuşuz kalkan
Gönlümüzü açıp gönül verene,
Buyur edip baş köşeye han deriz.
Muhabbet aşından sofra serene,
Aziz bilip candan öte can deriz.
Muhabbetle sarılır gönül yarası,
Sökün eder dertler bir bir ardına
Varamadım dostum gönül yurduna
Mecnun olup düştüm Leyla derdine
Mecnunun derdinin dermanı var mı?
Yarınım dünümden daha da beter
Beynim sünger gibi, içimde boşluk
Kulağım uğuldar sesler yabancı
Ensemde korkunç soğuk bir soluk
Dermansız dert mi yok mu ilacı.
Turnam eğer, yâr iline uçarsan
Varınca selamım sessizce dersin.
Ona benden mevzu bahis açarsan,
Senden sonra kalbi ıssızca dersin.
Bağlanmış de, zülüflerin teline,
Karanlık şehrin ak insanları
Bu gönül sizlerden bir ışık ister
Bütün isyanları atıp bir yana
Rıza lokmasından bir kaşık ister.
Kabul edin gönlüm size yar olsun
Açtık gönül kapısını
Sildik kalplerin pasını
Çektik çilenin hasını
Divane diyorlar bize
Hep onsekizdir yaşımız
Çiçekli bahcemi tarumar ettin
Sen de bu hallere kal diyemem ki
Tomurcuk gülleri yaktın nar ettin.
Yeniden can suyu sal diyemem ki.
Ben sana geldikçe sen firar ettin.
Bu nasıl bir imtihandır?
"Kumdan urgan bük " diyorlar.
"Yeşerecek biraz gayret,
Taşa tohum ek" diyorlar.
Ben görünürü görürüm.
Ne işaret ne bir iz,
Beklemektir kaderim.
Garip gönlüm kimsesiz,
Gelmeyişin kederim.
Günü güne eklerim
Gerçekten harika bu dönemde böyle güzellikte içten şiir yazmak . Sevgiliyi incitmeden kırmadan stem edip şairin tüm kabahati sevgilide görmemesi muhteşem yüreğinize sağlık