Kendimi bildiğimde tanıdım onu;
Çayır gibi bıyıkları
beş köşeli kasketiyle...
Arabasının önündeki atamı yoksa;
kendisini sefil bırakan,
hayatamı sallardı kırbacını bilmem...
Kibarca vururdu atına
kimbilir belkide
atın destek verdiği
hayatının hatırına...
Kısa, küt parmakları,
nasırlı elleri
duyarsız bir odun gibi olmuştu;
ot yolmaktan,
ve otlar içinde,
akrep sokmasından...
On tane sevgili bulsan ayrılmazdı;
çok sevdiği bağından...
fen,usul bilmezdi oysa;
atadan gördüğünce işlerdi bağını...
Kendi örmüştü üstelik,
var ettiği yedi çocukla,
sefaletin ağını! ..
Yine de gam tutmadı çok,
tad alarak yaşadı hayatını,
üç beş çuval un aldımı,
ağaçlardan zeytin yağını,
'bu yıl aç kalmayız' derdi...
böyle sürdü hayatını...
varsın katık olmasındı! ..
Arabacı Mustafa;
kendine has bir adamdı...
önemli değildi pantolonun yamaları
onun sefası tamdı...
Yine de terketmedi
seksenine dek,
çocukları
ve karısını...
O benim aslan gibi
babamdı...
Kayıt Tarihi : 19.10.2008 21:47:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kaç kez yargıladık babamızı,kaç kez fikrimiz değişti hakkında; ama yinede sevdik babamızı...Sevgi emek ister,çünki bizde emeği vardı! ...

Allahtan rahmet dilerim babaniza Hos bir siir okudum yureginize saglik guzellikler sizinle olsun saygilar ***Tam Puan***
Allahtan rahmet dilerim babaniza Hos bir siir okudum yureginize saglik guzellikler sizinle olsun saygilar ***Tam Puan***
TÜM YORUMLAR (3)