Gecenin karanlığında ejderha olmuş ovalar
Kıvrım kıvrım dev olup,uzanmış yollar
Yaklaşınca, hepimizi yutuyor bu canavar
Yanıbaşımızda, koca devin başı olmuş dağlar
Sağımızda,başı göğe değmiş Spil Dağı
Solumuzda, medeniyetin beşiği Gediz Ovası
Gidiyoruz, Mayısın son gecesi
İçimde ise, firak endişesi
Dışarıda tatlı bir bahar gecesi
İçimde ise ayrılık ateşi
Altımızda Nif Çayı ve deresİ
Yolculukla başladı, hayat bilmecesi
Otobüsümüz hışıltı ile geçiyor köprüden
Köprü ise, asma şeklinde betonermeden
Nif Çayının bu tarafı Anadolu Yakası
Turgutlu tarafı ise Avrupa Yakası
Bu iki yakayı birleştiren Kafesli Nif Köprüsü,
Örme, asma yapısı ile sanki Boğaziçi Köprüsü
Öz obamdan geçerken bile ürperiyor ruhum
Ayrılık ateşi ile kor gibi yanıyor vücudum
Sıladan uzaklaştıkça gecem oluyor zindan,
Etrafımdaki bütün varlıklar ise düşman.
İlerledikçe, kat kat oluyor acım
Bu acıyla iyice yanıyor canım.
İmanın nuru ile Efendimiz baş tacım
İslam ve Kuran hakikatleri tek ilacım.
Geçiyoruz, adaşım Alperenin beldesinden
Kana- kana içiyorum onun hakikat çeşmesinden
İmdadıma yetişiyor aşıkın kutlu sesi
Duvara yazılmış hakikatli vecizesi
‘’Mal sahibi, Mülk sahibi
Hani, bunun ilk sahibi
Malda yalan, Mülkte yalan
Var biraz, sen oyalan.’’
Güneşin ilk ışıltıları,bizi kurtarıyor dev den
Etraf dümdüz bozkır, birkaç çalı ve diken
Uzaktan görünüyor, topraktan evler
Evlerde ve bahçe duvarındaki kerpiçler
Tarlalar sanki kireç ocağı gibi bembeyaz
Böyle bir yaşantıya nasıl verilir cevaz.
Elinde çalı, yüzünde acı, sakalı beyaz dede
Zorlukla yürüyüp eşine yardım ediyor nine
Toprak duvarın üzerini örtmeye çalışıyor dikenle
Toprağın ve sakalının rengi birbirine karışmış dede
Kerpiç duvarlara, ottan şemsiye
Kışa hazırlık yapıyor nine ve dede
Koskoca ovada ve köyde yok,tek bir yeşil ağaç
Allahım, bu insanlar neden böyle kalmış muhtaç.
Bu asırda böyle, mahrumiyet içinde köy demeyin
Ankara ya giderken,etrafınıza bir nazar eyleyin
Biraz gidince görünüyor demirden heykel gibi dağlar
Yaklaştıkça büyüyor simsiyah kayalıklar
Bu Ankara yolculuğum oldu bana sır
Yolda saatler oldu yıl, gece oldu asır.
Yunus hakikati buldun ise eğer,
Bu uğurda her şeyi vermeğe değer.
Sen, vuslata erdin ise eğer
Dünyanın, gamı kederi neyler.
Bizimyunus-Mayıs-2008
Yunus Yılmaz 6Kayıt Tarihi : 9.8.2008 01:39:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!