Anahtaru Şiiri - Süreyya Aktaş 4

Süreyya Aktaş 4
15

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Anahtaru

yolculuğum “ Özgürlük Korkusu ve Yalnızlık Korkusu” içerisinde
sürüyor…
Ay Adam dönemlerini bırakıp, Olgun Adam’ın işyerinde kendi
vizyonumu, misyonumu yapmaya başladım. Bir buçuk sene geçti. Olgun
adam tam İstanbul Beyefendisiydi ve “Reiki” yapıyordu. Kendisi
Çınarcığa yazlığa giderdi. Ölümü çok çabuk oldu. Kanserdi… Eğer
11
yaşamda bir amacınız yoksa ölüsünüzdür. O dönemlerde bir gün,
gülmeye ihtiyacı olan bir kız arkadaşım bana telefon açtı. Uzun süredir
görüşmediğim biriydi. Ses tonu kendini ele veriyordu. –“ Beni kurtar,
bana yardım et.” Daha sonra “ Gülümse Kadın Diplomasını” teslim
alacaktı. – “ Yeni bir misyona sahibim. İnsanlar “özgürleşecek,
gülümseyecek, farkında lığa varacak.” Hadi gel ben Kadıköy’deyim.
“Gülümse Kadın” geldi. Sorunu “Gümüş Adam” dan farklı değildi. İki
çocuğu ile ne yapabileceğini düşünüyordu. Aldığı eğitimler ve eğitimciler
yardım etmemişti. Yada edememişti. Kişilik ve Karakter Analizine
başladım. İçindeki Palyaço espriler buluyordu. İşin sırrı her olumsuz
kelimeye bir Palyaço burnu takıp, etrafındakileri güldürmekti… Sanırım
en başarılı çiçek… etrafındakilere ışık saçıyor ve bugününün farkında
lığını yaşıyor. Ve arada sırada beni arar, beni güldürür. Yaşam çok
güzel. Der. Eskisi gibi…
Ben mi…
“ gelişim mola kapısı önündeyim.
Ve, “Gülümse Kadın” yanımda…
- “ Dünü ve bugünü bir tarafa bırakıp, geleceği için bana hangi
değerler yardımcı olabilir düşünceleri içerisinde yolculuğu “Özgürlük
Korkusu” ile “Gelişim Vagonum” da sürüp gidiyor. . Aradığıysa “
Gülümse Öz Benlik Köyü” ve “ Gümüş Adam”ın “Gümüş Sihir
Tepsisinde” bulunan değerlerine ve kültürüne sahip çıkmaktı. Beyninde
başarısızlıklarıyla dolu nedenleri, niçinler vardı. Fakat, içindeki palyaço
sağduyuluydu. “Gülümse Öz Benlik Köyünün” insanları artık
delirmeyecek, sokaklarda ve hastanelerde deliler olmayacak,” diye
sesleniyordu. Sağduyu artık konuşuyordu. Sorumluyum…
Böylece başlayan gelişim:
- “ insanlara başvuru kağıdı uzatırken sorumluluklarını soracaktı bir kez
daha… Bunları benimle paylaştığında değiştirmek istediklerini, tedavi
kısmını da anlattı.”
–“ Ben mi… sadece “Değer ve Kültür”e sahip çıkılması gerekliliğini
hatırlat insanlara… Nefret duyan insanlara Sevgi aşılamalısın!... Utanç
duyan insanları Onur aşılamalısın!… Korku dolu insanlara Mutluluk
aşılamalısın!... Yalnız insanlara Huzur Aşılamalısın!...” dedim.
“Gülümse Kadın”, güldü. Ve devam etti. Arı olayım. İnsanları sokayım,
zehirlensinler daha iyi olmaz mı?... Sorumsuzlukla yağılan konuşmalar
kişilik ve karakter sarsılmalarında son bulur böylece… “Benlik Depremi”
yaşanmaz, kökten halletmiş oluruz.” Dedi.
Gülümse Kadınla olan “Öz Benlik” yolculuğumuz da:
12
sık sık gülmeye başladık. Artık her şeye gülebiliyorduk. Gülmek rahatlık
veriyordu. “Gülümse Kadın Felsefesini” kullanmaya başlamıştı bile… - “
Benlik Köyü Sakinleri” problemlerinizi havuzun dışında bırakın, duş alın,
arının öz benlik köyü yolculuğuna başlayın…Çılgınca bağırıyordu… “
Havuza atlayın… dertlerinizle top oynayın” stratejisiyle “ Öz Benlik Espri
Penceresinden” gülümsüyordu yaşama…
“Gelişim Vagonum” bana hep hatırlatırdı. “ gülümsemek ve
gülümsetmek adına hayatımıza espri penceresinden görmek, herkesin
söylediklerine espri yazmak, hem huzuru getirecek, hem de huzur
dağıtacaktır diye , hemen başlamak gerekiyordu gülümsemeye…
Ertelemeden…”
Gülümse Kadın gülümserken kendine Arı diyor,
fakat içindeki palyaço ona
“ Gülümse Benlik Köyü Muhtarı Reyhan adındaki Melek” unvanını
vermişti. Ve kendisi “ Güneş Olmak” için yola çıkmıştı bile…” , yaşam
ona “Gülümse Gül Ağacı Bahçesinde” yaşayan ağaçları, hayvanları,
gözden geçirmesi gerektiğini belirtiyordu. Değişimci lale ördek, Gelişimci
zeliha geyik, Dönüşümcü gamze horozu” kendini bil ve kendini tanı
yolunda konuşması gerektiğini hatırlatıyor ve yaşam ona gülümsüyordu.
“ Gülümse Gül Ağacı bahçesinde” yaşam mücadelesi veren ağaçların
belliydi.” Geçmişi öldüren incir ağacı, Geleceği yok sayan üzüm ağacı,
ve Bugünü yaşayan kiraz ağacı”
güneş olmak istiyordu.
Gülümse Kadın, Güneşe sahip olursa, tüm dünyayı keşfe çıkacak ve
insanları güldürecekti.
Evlerin penceresinden girerek en karanlık ve soğuk değerleri
değiştirebilecekti.Gülümse Kadına göre “ gülümse öz benlik köyündeki
meskenlerine bir isim takılmalıydı. Kapılarının üzerinde bu evden
alacağınız kültür ve değer şudur. Diyen kartvizitler olmalıydı. İçindeki
Öz Benlik Köyü altı aileyi barındırıyordu. Ve her ailenin meskeni bir
değer ve kültür içeriğindeydi. “Saygı, Yaşam, Huzur, Mutlu, Başarı ve
Ay…” çıkılan yol geleceğe ve gelişime çıkan yolda sorumlu, müdahale
eden kişilik ve karakterleriyle hep aynı doğrultuda yüzüyorlardı.
Güneşse sadece kabullenmek ve değer görmek adına ışık saçıyordu…
Gülümse Kadın, Güneşe sahip olursa, tüm dünyayı keşfe çıkacak ve
insanları güldürecekti. Bu meskenlerde yaşayanların, Öz Benlik köyü
sakinlerinin de bir görevi bulunmalıydı. Birlikteliği sağlamak için yada
yeni ağaçlar dikmek ve sokaktaki hayvanlara yiyecek vermek için Benlik
köyü sakinlerinin değerlerini kabullenmeleri gerekiyordu. , “ Özgüven,
Empati, Enerji, Beceri, İletişim, Kendini İfade , Bilgi, Beceri, Hayal Gücü”
yaşam yolculuğunda boğulmadan yüzebilmeliydi.
13
.
Gülümse Öz Benlik Köyünü, farklı olmak ve insanların fark yaratmalarına
yardımcı olmak için aydınlık yolunda geleceği yok sayarak, geçmişi
öldürüp, bugünü yaşamak adına çıkılan yolculukta güneşimizi tüm
karanlıklara yayarak aydınlatacaktı hiç durmadan…İnsanların
potansiyellerini ortaya çıkarmak, gerçek huzuru ve başarıyı yakalatmak,
yetenek ve becerilerini geliştirmek, yaşadıklarımıza gülümsemek
becerisini, becerebilirsek eğer, içimizdeki gerçek cevheri keşfeder, ruhen
sağlıklı, maddi manevi espri anlayışıyla rahatlatmakken,
Ön hazırlık peşinde geleceğe hazırlanırken, kitaplar, kasetler,seminerleri
temize çekmek, kitaplarda gülümse kadının özünü bulmak,resim defteri,
renkli kalemler,sinema, tiyatro,gazete kupürlerini esprili halka
dağıtmakla olacaktı. Güneşi yüreğine koyarak…
Süreyya Aktaş

Süreyya Aktaş 4
Kayıt Tarihi : 8.10.2021 00:02:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Süreyya Aktaş 4