Sana şarkılar söyledim,
Dinlemedin.
Sana şiirler okudum,
İstemedin.
sevdiklerim anlasa, bilse beni yeter,
kuru kalabalıktan medet umarsam namert olayım
bir hoş sedâ bırakacaksam eğer bu alemde,
halden anlayan kulaklardan dökülmektir muradım gönüllere...
Kadın, gideceğini biliyordu.
Bilmediği gitme zamanıydı.
Gözleri zaman ayraçlarında,
Bir saate, bir takvime bakıp,
Daha ne kadar müddeti kalmış
Düşünüyordu.
Mevcutlu sevk edilen mahkumlar gibidir
Sana olan duygularım.
Korku ve endişeyle yaşarım çünkü onları
Utanırım, itiraf edemem bu ayıbı.
Ölsem de utancımdan bin kez
Boynu bükük sessizliklerle cevaplarım
Sevmek,
ama karşılıksız…
Beklemek,
süresini bilmeden…
Garantisiz yürümek,
yarin yollarına.
Şiirler geçiyor
akıl semalarımdan.
Şiirler okuyorum
duyuyorum,
uyduruyorum
duruyorum…
Koca Öküz yaşlıydı zaten
Bir yaz günü akşama dönerken
Ağıla üç beş adım kala
Dizleri önce titredi, sonra bağı çözülüverdi
Takati kesildi, boylu boyunca yola serildi
Bana kızdığından mı, mahcup olduğundan mı?
Yalnızlık her zaman huzur vermez insana.
Bazen, yüreğini kemiren bir kurt olur
ya da bir işkencecidir ciğerini dağlayan …
Ve bazen bir tokat gibi yapışır yanağına,
gözlerin yaşarır, ağlayamazsın…
Yutkunur, içine atarsın kederini…
Yıllar sonra işte biri var
Düşüncesiyle, dalar giderim beni seviyor
İhtimalinin mihnetinde boğulmalara.
Nefessiz kalırım buğulu bakışlarında
Korkak, kararsız, gelgit öfkelerime
Elbet daha güzelleri geldi geçti
Lakin
Hatıramda kalan sen oldun.
Şimdi sakin
Çekincesiz
Nice erozyonlardan sonra



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!