Alıp başımı gidesim var bu şehirden
Yoruldum, fazla gelmeye başladı artık,
Ne havası ne de suyu yaramıyor işte
Yarını düşünmekten bugünü yaşayamadık.
Monotonlaşıp su gibi akıp giden yıllar
Benim anlamam lazım, anlamam lazım ki;
Üç günlük dünyada uykuya dalanlardan olmayayım.
Uyandığımda ise;
Yaşadığım her sorunu kadere bağlamayayım.
Başarısızlığın tecrübesine sahip, yarınlarıma umutla bakayım.
Karanlığa düşenleri, aydınlığa çekip kurtarayım.
Aynı şehirde olmalıyız seninle
Konuşmalıyız o sırada yağan yağmuru
Veya yakınmalısın bana sıcaklardan
Vurmalı yüzüme rüzgarın sen kokusu...
Aynı şehirde uyanmalıyız seninle
Hissetmeliyim kendimi varlığınla dopdolu
Babama;
Bana çok kızardın çoğu zaman,
Bir mecliste farklı iki partili gibiydik seninle
Kabul edersin ki siyasetten anlardım
Fakat yasama da senindi, yürütme de...
Karşımda oturmuyorsun
Bir bilsen gözlerim
her boşlukta seni arıyor.
Bunca kalabalıklar içerisinde
ıssız bir yerindesin yüreğimin,
Söylesene bana:
Bir ayrılık şarkısı çalıyor bulunduğum yerde.
Akıyor gönül gözümün yaşları
Yakıyor beni,
Yakıyor da söndüremiyorum dinledikçe...
Kaybolmuşum hatıralarda
Gidiyorsun,
Şiirler çiçek açmıştı oysa
Gözlerinin bahçelerinde.
Ne çok uğraşmıştım
Sararan yapraklarını
Yeşertebilmek için...
Bir okul sabahı uyanmışım
Saçlarım dağınık
Gözlerim uykulu
Yürüyorum,
hava karartılı...
Aralık gösteriyor kendini
İşte yeniden bir sabah
Günün ilk ışığı vuruyor odamdan içeri
Karanlık uzaklaşıyor bir süre
Beliriyor hafiften duvarların kiri.
Beynim kendine alarmlar kurmuş
Her sabah sayıklar durur ismini
Tam da bu saatlerde geliyorsun aklıma
Beğenerek okuduğum bir sözün içinde
Dinlediğim şarkının en güzel satırında
En ummadığım anda...
Tam da bu saatlerde geliyorsun aklıma,
Bunu hangi saatte okursan oku.



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!