Hayatın çok güzel olduğunu unutmuş
Gündelik sıkıntılarla boğuşuyorum
Doğayı, çiçekleri, kuşları unutmuş
Beton yığınlarının arasında dolaşıyorum,
Hasretim yaylalara, köylere, bağlara
Nedendir bu kadar düşman kesildiniz ona?
Aşkıma giden yolu kesmek, oldu mu dağlar?
Virane olmuş gönlünü kalleşçe yaralamak!
Feryadına karşılık susmak, oldu mu dağlar?
Farkında mısınız ikimiz arasındaki mesafenin?
Arzular eteklerinde bir prenses
Umutları yitirmiş, çok ince bir ses
Sakin sessiz mağrur ve gururlu
Kim bilir belki de annesizlik hissi
Konuşmak sanki onu yoruyor.
Hep sanadır yazılan
hep sensin resimlerde
karşımdadır ama tutamadığım,
yanımdadır ama dokunamadığım,
içimdedir ama çıkaramadığım,
beynimdedir ama çözemediğim,
Sanki bir gurbete düşmüşsün
Her gün biraz daha üşürsün
Her gece içinde annenin ruhu
Geceleri nöbet beklemektesin
Hayatını sevdiklerine adamış
Sabahları hiç kalkmaz
Akşamları hiç yatmaz
Öğlenleri hiç yemez
Üç kağıtçı yeğenim
Yerinde hiç durmazsın
Canım kurban yoluna, ayağının tozuna,
Ömrümden ömür katsam, çileli hayatına,
Bizim için aç kaldın, kendini yıprattın,
Bu fani dünyaya hayırlı evlatlar kattın,
El açmadın, yardım dilemedin, ne güzel,
Ruhuma doğan bir güneş
Gönlüme düşen bir ateş
Sonraları pembe bir bulut
Hasretim, geleceğim oldun
Konuşamayacak kadar uzakken
Bir mesajla sevgilim oldun
Sevdanla duyduğum sevgin kadar,
Bir ana, bir baba yada yarim kadar,
Kıştan sonra gelen ilkbahar kadar
Seviyorum seni canımın içi kadar
Bir ulaşılmaza duyulan hasret kadar
Dışarıda usul usul kar yağıyor
Yarim evde temizlik yapıyor
Biliyorum şimdi beli ağrıyor
Yoruldum diye bağırıyor
Akşam oldu baba yemeğe gelecek
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!