Ufuktan bir yıldız doğdu
Gelin kardeşim katılın bize
Doğru özüm,doğru sözüm yalan söylemem size
İstiyorum oyunuzu vatanım milletim için
**
Ali’m der ki ben bir Türk oğluyum
Yörüklerin çadırıdır, içinde yiğitler yatar
Her türlü düşmana silahını çeker
Vatanı korur,ay yıldızlı bayrağını öper
Dostlar, Ali yörüktür Yörük
Bizim de develer döğüşür, köpekler dalaşır
Cici 23 Nisan
Bici bici 23 nisan
Ninni ninni 23 nisan
Ne güzel 23 nisan
Atam, bu gün 23 Nisan
Yükseği denizlere bakar
Denizler dalgaları yapar
Yurdum gülücük saçar
Yurdum benim, Anadolum
Bir yandan bir yana baktım,
Dünyaya geldim de sefa sürmedim
Geçti ömrüm kıymetini bilmedim
Şu dünyada boşa emek salladım
Yandım anam yandım kimler ağlasın
Öldüğümü de kardeşim bilmeyin
Çok çileler çektim de çok acı söylerim.
Vurdular ciğerimden yas tutup ağlarım
Tutmuyor ki kalemi ellerim
Yandım anam yandım kimler ağlasın
Öldüğümü de kardeşim bilmeyin
Ne idim de ben ne hale geldim
Bir çiçek misali açmadan soldum
Genç yaşımda çaresiz bir dert buldum
Yandım anam yandım kimler ağlasın
Öldüğümü de kardeşim bilmeyin
Göllüalanda yalnız halime yatarım;
Hiç gelenim olmaz, yollara bakarım.
Yıllardır hasretlik çekerim
Her gün ağlarım, kimsem yok muydu benim?
Cesedimi koymuşlar yaylanın başına
Hasret kaldım köyümün toprağına taşına
Her kış karlar yağıyor başıma
Her gün ağlarım, kimsem yok muydu benim?
Göçerken cesedimi yol üstüne koydular
Ne geldiler, ne de halimi sordular.
Susadum susadım ne de su verdiler
Her gün ağlarım, kimsem yok muydu benim?
Serin eser Harmancıkın yeli
Buram burak gelir köyümün yeli
Ziyaretime gelmiyor eşim İsmihan, oğlum Ali
Her gün ağlarım, kimsem yok muydu benim?
Bekliyorum her bayramda çocuklarım gelmiyor
Torunlarım unuttu beni, belki de bilmiyor
Hep yollara bakarım, hiç gelenim olmuyor
Her gün ağlarım, kimsem yok muydu benim?
Hasretlikten artıyor sızım
Ne dilim konuşur ne de ifade ediyor sözüm
Yok muydu kimsem; oğlum kızım?
Her gün ağlarım, kimsem yok muydu benim?
Böyleymiş bizim de kader
Ne ayağım yürür ne de bedenim gider
Ne de çocuklarım beni ziyaret eder
Her gün ağlarım, kimsem yok muydu benim?
Ebe, dede! Yeni duydum, ben de şaştım,
Uzun yolları koşarak aştım
İşte geldim, size kucak açtım
Uzat elini öpeyim ebe, uzat elini öpeyim dede...
19 Mayıs 2012
Hey insan düşünmeden sözünü salma
Ana baba bedduası alma
Her insanla dost olma
Söylediğim sözümü dinle
*
İnanrsa çıkar iddiasının başına
Bir baktım ki ne evim kalmış ne de yerim
Açmayın yaram çok derin
Gelin komşular siz de görün
Ben ağlamayayım da kimler ağlasın?
Keşke evim dursaydı da elimi sürseydim taşına
Gözlerime inanamadım dünya yıkıldı başıma
Bakın şu hayırsız evladın (Süleyman’ın) işine
Ben ağlamayayım da kimler ağlasın?
Eşim Mehmet ‘e söyleyin gelsin
Yerimi yuvamı yıktılar görsün
Evlat değil sanki düşmanmış,Allah belanı versin
Ben ağlamayayım da kimler ağlasın?
Rüyamda Mehmet’i ağlarken gördüm
Evimi barkımı yıkmışlar ben yeni duydum
Kanadı kırık kuş gibi yuvasız kaldım
Ben ağlamayayım da kimler ağlasın
Dost vurdu, gardaş vurdu
Engindi gönlüm, hep mahcup oldu
Ümitsizlik beni yordu
Rezil etti kader beni
Ne dost kalmış ne de gardaş
Yıllardır aktı gözümden yaş
Ne bir yuva buldum ne de sıcak bir aş,
Rezil etti kader beni
Hastalandım, gözlerim durdu
İnsanlar beni küçük gördü
Sevdiklerim sırtımdan vurdu
Rezil etti kader beni
Hayatım geçti çile ile acı
Elimden tutmadı gardaş, bacı
Fayda etmedi hayalimin ilacı
Rezil etti kader beni
Gezdim diyarı, hep çağladım
İnsanları sevdim, hep ağladım
Hayattan hiç tat almadım
Rezil etti kader beni
Şu dünyanın günü nasıl akar?
Gökyüzü de yere bakar
Yıldızlar da ışık saçar
Bilemedim bilemedim
Ay gökyüzünde nasıl durur?
Geceleri bize ışık verir
Bazı yıldızlar düşer erir
Bilemedim bilemedim
Bir yandan doğar bir yandan aşar
Düşünürse insan buna da şaşar
Bazı yıldızlar yerde bazısı koşar
Bilemedim bilemedim
Bakarsın akşam olur gece çöker
Yıldızlar da hep yere bakar
Sabah olur güneş çıkar
Bilemedim bilemedim
Bu dünya böyledir insan gelir geçer
Dünyaya gelir yine geri kuş gibi uçar
Ölüm şerbetini elbet herkes içer
Bilemedim bilemedim
Gafletteyim kendimi bilmem
Beş vakit namazımı da kılmam,
Şu dünyada elbet kalmam
Bilemedim bilemedim
Bir gün buradan göçülür
Beyaz kefenim de biçilir
Ne yaptım ki sırat köprüsünden nasıl geçilir
Bilemedim bilemedim
Azrail gelmiş dayanmış canıma
Hısım akrabalarım toplanmış yanıma
Acımadan yine de kıydı canıma
Bilemedim bilemedim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!