Gurur verir bana bizim Elbistan
Kıymetini bilmez öyle her insan
Vallahi dünyayı gezip dolaşsan
Bir başka güzel bizim Elbistan
Kış gelince üzerine çöker duman
Ey derli sazım
Konuş benim le
Dugularım yüklü
Senin telinde
Ağlat beni
Sevdiğime anlat beni
Gurbete düştüm onaltı yaşında
Sahip çıkanım yok benim başımda
Boğulur umutlarım gözümün yaşımda
Anam görmez babam duymaz
Gurbet bu çektirir bana
Sobası var tenekeden
Borusu beter füzeden
Çayı gelir taa rizeden
Güzel demler.bizim Bayram
Demliği var altın sarı
Ben bir goca çınarıdım
Yapraklarımı döktüm
Kabuğuma kurt düştü
Buralarda çürüdüm vay
Tam ortamdan kırıldım
Dert bende birikti bir düzüne
Moralim gitti yine küsküne
Kara bulutlar çöktü üstüme
Ne zaman yağacak belli değil
Sen gideli oldu aylar yıllar
Kara gözlerine bakar,
Ellerini sıkı tutar,
Gönül kervanıma katar,
...Aşkınan severim seni.
Dağlara gelince bahar,
Elbistan"ı düşünmeden
Geçmez benim günlerim
Düşündükce gözümün önüne gelir
Hayıflahırım
Onun için hasret yüklüdür
Benim şiirlerim
Bir okusan be göçer gardaş
Gençler kaçmak ister
Belkide Elbistan dan
Gaf ederler
Gurbetin gahrını bilmeden
Çıkıp baksalar Elbistana"a
Şöyle bir şar dağından
Vaz geçerler
İnan ki be göçer gardaş
Ben öyle lafı süslemeyi bilmem
Büyüklenen birini
Hiçmi hiç sevmem
Fakirliğimi düşünmekten
Zengin kim onuda bilmem
Garibanım
Ben be göçer gardaş
İlk okul üçten dir
Benim diplamam
Vallahi hakikat neyse
Hiç saklamam
Çatlak deseler bile
Bana bu adam kafadan
Darılmam
Kendi çapımda
Yazıyorum be göçer gardaş
Öyle ilmim irfanım yoktur benim
Gariban bir aziz den dir genim
Çalışır didinirim kurumaz hiç terim
Nasır tuttu elim be göçer gardaş
Nerden geldi bilmem
Benim soyum
Soranlara söylüyorum
Elbistan dır benim ilim
Fark etmiyor bana
Nasıl ve nerdeyim
Özlüyorum ben
Elbistan"ı be göçer gardaş
Buralarda çoğaldı artık
İnsanlarda hasitlik kıybet
Vallahı hepsini toplasam
Etmez bizim deli ismet
Olursa eğer bana bir gün
Dönmek kısmet
Elbistan"a döneceğim bir gün
Ben be göçer gardaş
İyi giderdi yaptığım bütün işler
Kuradım pembe renkli düşler
Çevrildi üzerime bütün gözler
Ken olanını seçemedim
Ben be göçer gardaş
Hiç kalmamışken bir çarem
Göçer gardaş tan geldi ilham
Olur mu bilmem yarama melhem
Sürdüm bekliyorum
Ben be göçer gardaş
(Almanya-05-12-2011-)
Duyurmam ellere ağladığımı
Söylemem kiseye yandığımı
Görünürse eğer yagının külü
Bir ateş yaktı geçti derim
Söyletmem kimseye sana kötü
Dünya telaşı çok yordu üzdü beni
Bazen soruyorum kendi kendime
Buldunmu dünyada aradığın şeyi
Cevabım kendime neler aradığını
Sende bilmiyorsun ki boş oğlu boş
Aynı çemberin içinde dönmüşsün
İyileri düşürüp kötülerle kalmışsın
Çemberin yine aynı yerde dönüyor
Birgün atacak seni dışarı bilmiyor
Yinede düşünürsün boş oğlu boş
Kalmadı benim sığınacak limanım
Alıp yanıma zalnız bir tek imanım
Sonsuza giden gemiye bineceğim
Kimbilir gemiden nerede ineceğim
Giminin dümeni yok boş oğlu boş
Belki ateş olup köz gibi yanacağım
Cehennemden cennete yol göreceğim
Azzığım yok suyum yok heybem boş
Ben sırat küprüsünü nasıl geçeceğim
Sorarım kendime düşünür boş oğlu boş
(Almanya-06-07-2010)
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!