Alo; Orda mısın; sesin burda gibi!
Unutmuşum sesinin mevsimlerini,
Her an değişen resimlerini...
Alo; Orda mısın sesin canımda gibi!
Sesin dokunur bütün hücrelerime...
Ben yolcuyum!
Adımlarım peş peşe ümit...
Gökyüzü toplarım yol boyunca;
Kalbimin titrekliği şahit.
Ben yolcuyum!
Yaşadığımı bilmiyor şehir!
Herkesin bir acelesi var!
Bulutları, yağmurları unutuyor şehir!
Unutuyor yorulduğunu; uyumuyor!
Şehrin ağaçları mevsime yabancı!
Düşerim... ansızın... titrek yapraklar gibi.
Saçlarım birdenbire sonbahar olur.
Anlarım; veda titrek bir mevsim.
Anlarım; aynalar değişen resim.
Serim
İkide bir karşıma çıkıyor!
Kaçmak istedikçe peşimde...
Aşımda, işimde, kalemimin ucunda...
İkide bir karşıma çıkıyor!
Çekirdek ölür;
Kocaman ağaç olur.
Çocuklar ölür,
Anneler ağlar:
'Üşür benim çocuğum oralarda,
Çocukluğum, nerde geçti!
Geçti, göçtü çocukluğum.
Gölgeler gibi... çarçabuk!
Geldi, geçti çocukluğum.
Şimdi çok uzaklarda,
Aldığın her nefes şiir.
Şiir, attığın her adım.
Dağılırken aynalarda zamanlar;
Parçalanır, yarım kalır muradın.
Akar, zamanlar, akar...
Sabah sislerin içinden
Başını uzatır İstanbul
Okunur kulelerinden, minarelerinden
Satır satır İstanbul.
Martıların cümbüşü sahilde
Belki bir eski rüya…
Apansız uyandırır.
Ve sorar pencereler:
‘’Çocukluğum nereye? ’’
Bilirim giden gitti.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!