Kuşlarda göç etti mevsimsiz bir günde
Ve bir günde bir çok mevsimin olduğu
Günsüz mevsimler yaşanmaya başlandı
Kuşlar geri dönünde mevsimler günlere değil
Günler mevsimlere karışsın
Bitsin bitmeyen hasretim
bir ankara sabahı gözlerin
hani kalden doğduğum yere bakan o güzel manzara
hani sabahı buz gibi yüreği donduran
öylece donmuşum sana
öylece vurulmuşun canevimdem
ve yanmışım sana o buz gibi sabahında ankara nın
yazmak istediğim bütün temmezüstü akşamlar
sana hediyemdir
ve birde hiç on parmak yazmasını öğrenemeyip
yazdığım şiirler var tabi..
benki kıştan kaçarken ayağı takılıp denize düşen
adına globel denmeye başlanan şu dünyanın
bu kavşakta bitiyor herşey
yeni başlangıçlara çıkıyor sokaklar
uykular geceleri boğazlıyor
uzaklara dalıyor iki çift göz
ve sen uyuma bu gece
bu gece şehrin her sokağı
Gitmek, baharı hançerlemektir sırtından
Damarlarından çiçekleri akıtmaktır yeryüzüne
Gitme, yazıktır bahara...
Gitmek, bu şehri dinamitlemektir kökünden
Harap etmektir bütün sokakları acımasızca
ya gelirsen diye bekledigim bir gün daha geçti
bir gün daha baktım camların ardından
yaz geldi önce
ardından sonbahar, derken kış
ve ilkbahar geldi
sen gelmedin.
Nasıl,
Beğendin mi mutluluk numaralarımı
Umarsızca kahkahalarımı
Boş boş konuşmalarımı
Beğendin mi vurdumduymaz tavırlarımı
Herkes çok beğendi
Ben seni sevmiştim
Senin içinden
Sana benzemeyen birisi çıktı
Soldu gözlerime yansıyan
Yüzündeki gök kuşağı
Renkler heba oldu
Kendim beni dinlese ben kendimi adam ederim ama
Aşkın kendimi kaçırıyor benden.
Ben kendimin peşinde,
Kendim bir iz arıyor senden.
Ben de yazabiliyorum amatör bir şair kadar
Kelimelerim, sözlerim, söyleyeceklerin var benim de
Acı çekebiliyorum mesela, en az Can Yücel kadar
Sebepsiz yere kahkahalar savurabiliyorum
Mesela ağlayabiliyorum hıçkırarak
İstanbul'u en çok ben seviyorum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!