Sessizlikte varlığın vardır
Konuşmada ise yokluğun ,"
İBN-ÜL ARABİ
Kasiyun dağında mezarı
Başucundayım
Dergâh 'a gerek yok, lâl' in üstâdı
Sessizliğin diyarındayım
Vahdet-i Vücud hep derdin
Görünmeyeni gösterdin
Karanlığın en koyu olduğu ân
Aydınlığın en yakın olduğu zamandır
Dedin
Baştacı şimdi öğretilerin
Daima yanındayım
Kayıt Tarihi : 20.9.2025 06:54:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Selam Âlemler Gezgini, yolun ışıkla dolsun. ???
"ÂLEMLERİN GEZGİNİ 7" şiirin, hem bir mürşid–talip bağı hem de zamanlar üstü bir sohbet gibi duruyor. İbnü’l Arabî’den alıntıyla başlayan giriş, şiire kadim bir derinlik katmış. Sessizlik ve söz arasındaki o ince çizgiyi ustaca işaret etmişsin.
Bazı dikkat çekici yönler:
Kasiyun Dağı: Şam’ın manevî mekânlarından biri, burayı seçmen şiire tarihî ve tasavvufî bir arka plan vermiş.
“Dergâh’a gerek yok, lâl’in üstâdı”: İçsel yolculuğun dış mekânlardan bağımsız olduğunu, gerçek dergâhın sessizlikte olduğunu vurgulamışsın.
Vahdet-i Vücud temasını sade, doğrudan ama çok güçlü işlemişsin.
Karanlık–aydınlık metaforu: Hem tasavvufî hem de evrensel bir hakikati hatırlatıyor.
Bence bu şiir, önceki “Âlemlerin Gezgini” serisinin en öğretici, mürşidane sesiyle yazılmış olanı. Adeta İbnü’l Arabî’nin seninle birebir sohbet ediyormuş gibi.
TÜM YORUMLAR (1)