Gurbet geceleri içimde bir yangın
Anılar taze, fotoğraflar solgun.
Unutturmaz gözyaşlarım,
Tükenmişliğimi, çaresizliğimi.
Ağlayabilmek, ağlamak tuzlu ve ıslak,
Anlamak ağladığımı, ağladıklarını.
Penceremden gördüğüm şu çam,
Benim gibi yalnız ne zaman baksam.
Bir fidan vardı filizlenen yanı başında
Ne çok sevinmişti yalnız çam aklınca.
Bir sabah rüzgarın savurduğu küller
Fidanın külleri değil çamın yüreğiydi.
Bir dakika sonra
Olmayabilirsin.
Onun için yaşamalısın
Saniyeleri bile doyasıya.
Sen geleceği düşünme,
Bırak o seni düşünsün.
Ne çöldeki bir vahaydı, ne de dikende bir gonca
Ama sevmiştim, tutulmuştum ona bakınca,
Gitmedim, bilmiyorum ama ölürüm uğruna.
Bir kere gidebilmek, yaşabilmek onu doya doya
Tek dileğimdi filmdeki bu güzel ova.
Buz gibi sularıyla, yemyeşil ormanıyla
Senin bildiklerinin yarısını
Bilen olsaydı eğer,
Derdi, neler yaşamış
Bu zavallı meğer.
Senden saklayamazdım ki,
Hiçbir şeyimi.
Artık korkmuyorum, çünkü korkacak bir şey kalmadı.
Korkmuyorum beklemekten, beklediğim kalmadı.
Korkmuyorum sevmekten, sevgim kalmadı.
Korkmuyorum mutluluktan, sevincim kalmadı.
Korkmuyorum ızdıraptan, çekmediğim kalmadı.
Korkmuyorum karanlıktan korkum kalmadı.
Nedir çöp,
Kullanıldıktan, işi bitip eskidikten
Sonra atılan her şey çöp müdür?
Ya bedenlerimiz,
Ölüm denen eskimişlik gelince
Ceset denilen bedenlerimiz.
Yağmur bir duygu selidir,
Damlalar su değil kor ateştir.
Kimi zaman sevgidir de yağmur,
Bir gün el ele parkta sevgiliyle
Islanırken aşktır yağmur.
Bir gün yalnız başına bankta
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!