rüzgar savuruyor
alnındaki perçemi,
perçeminin altında bir yazgı
işte bu,
benim matemim..
Elbet birilerinin kaybolup gittiği ucu bucağı olmayan bir çölü vardır,
Kiminin çaresizce kanat çırptığı bir göğü,
Kiminin de dalgalarını aşamadığı okyanusu vardır.
Bu bazen bir bedevi, bir kuş ve inatçı minik bir balıktır.
Bizim gibilerin makus kaderi ise, kadının arsız bedeninden sıyrılarak, iki dudağının arasından çıkan, iki kelime, on dört harf, acısının tarifi olmayan bu kelimelerin, bu hissiyatın ağır dramatize ettiği, korkak, kaçak ve alçak adamlar olmak.
Biz kenar mahallenin dar sokaklarında
sıkışmış kalmış
gönlü geniş eli bol
ağzı aşk, vücudu dert kokan
türkü tadında insancıklarız.
neyimizeydi aşk bizim?
sonra baktım
ve bir renk seçtim kendime..
gri.
ne çok baskın
nede çok silik.
Ben bu rüzgarların uğultusuyum gülüm
Pare pare serpilen o sümbülün filizlerindeyim
Gökkuşağına baktığında gözlerinin alabildiğince cırtlak olan o kokoş yeşilim.
Ben bu sevdanın aşığıyım gülüm
Yüreğinin en derininde, yürekevlerinim gülüm.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!