Büyük şeytan bölmek için çalışır.
En küçüğü büyüğüyle yarışır.
Nefis ise şeytanlara karışır.
Birlik olun, bütünlüğü bozmayın.
Mezhep farklı, meşrep farklı olsa da,
Pervane ve sinekler gider lambaya konar
Uğraşsan da onları kollayıp kovamazsın
Harareti bilmez de aydınlanırken yanar
Yakıcı ateş nardan onu kurtaramazsın
Işık var diye koşup ateşe atlayan var
Tıpkı lamba camına konan pervane gibi
Eylül ikibin beşte ilk diyaloğu yazdım.
Hükmü bitmiş dinlere hiç müsbet bakamazdım.
Müslüman olmayanın icma yeri cehennem,
Demekten başka yoktu bu densizliğe çarem.
İkibin ondört yılı sürprizlerle girince,
Ellere benzemede gözleri hırs bürüdü.
Gösteriş hastalığı hayli aldı yürüdü.
Kötü, örnek alınıp ahlakımız çürüdü.
Batının modasını örnek almak nemize,
Aklı başa toplayıp dönelim kendimize.
O kadar yayıldı ki, hele son zaman!
Kızları, çocukları kapladı duman.
Zararları düşündüm, aman ki aman!
Göz gözü görmez oldu, hava dumanlı.
Kağıtlara sarmışlar yaprakla saman,
Zengin ile fakirin kefende farkı azdır.
Musallada herkes er, rütbeyi taşa yazdır.
Ahirette, geçmiyor ne mevki, ne de para.
Hesap günü görülür kim aktır, kim de kara.
Dünyaya gelirken niçin ağladın?
Neyi görmüştün ki kapalı gözle?
Çok düşünülerek konuldu adın,
Hep uyutulurdun en tatlı sözle.
Çabuk büyümeni dilerdi annen.
Ya manevî ya da maddi,çeşit çeşit hastalık var.
Eza verir mütemadi,insanlar eder ah-u zar
Bir su var ki içilirken, ne dilersen iyi gelir
Zemzem öyle bir sudur ki esrarını Allah bilir.
Açsan mideni doyurur,dersin işte gıda budur.
Hararetini giderir,zemzem cennetten bir sudur.
Kah sen ezdin kah ben seni, galibi kim bu güreşin,
Ey hain nefs; alçaklıkta, bulunmaz dünyada esin.
Sanma ki pes edeceğim,insaallah yeneceğim.
Tevessülüm var esbaba, sana galip geleceğim.
20/4/2005
(Nasrettin Hoca’dan)
Hoca merhum yorulmuştu zaten hava sıcaktı,
Koca sarık başcağızını sanki kavurdu, yaktı.
İri bir ağaç bularak gölgesine oturdu,
Yanda uzanan otlara epeyce baktı durdu.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!