Yanacaksın arkadaş!
Dünya varsa yaşıyorsan yanacaksın!
Ulaşılmıyor öyle kolay her şeye
Önce yanacaksın!!!
Bazen aşkın için,
Sevdiğinin bir bakışı için;
Semaya uzanmak için açtık elimizi
Yaradan’dan umarak nasibimizi
Koyduk avuca dertlerimizi
El-Bâsıt’sın, ruhumuzu genişlet Ya Rab...
Sancak ettik ay ile hilali İslama
Yaşarken de ölürmüş insan dediğin
Zaman denilen öğretmen verdi bu ağır dersi.
Öğrenmemek için kaçarsın köşe bucak
Lakin yağma yok öğreneceksin!
Öyle bir ölür ki insan, yaşarken!
Yersin tat almazsın,
Sensizliğe özlem demişler
Acılar içindeki hastanın ölümü beklediği gibi
Dokuz ay bebeğinin yolunu gözleyen anne gibi
Asker yolu gözleyen sevgili gibi
Vahada bir yudum su bekleyen bedevi gibi
Kabirinde ruhuna Fatiha bekleyen mefta gibi
Kulaklarımda yine o ses yankılanıyor.
Saat bilmem kaçı geçmiş?
Dakikalar, saniyelerle boğuşuyor;
Ben, benden geçeli hayli zaman olmuş...
Ruh, nefisle cebelleşiyor;
İmanını da şeytana kaptırmış.
Küstü kaleme bugünlerde kelimeler!
Coşkun ırmaklar gibi akarken taa gönülden
Lâl oldular.
Gittiler!
Beni bana bırakıp gittiler!
Sus orucuna mahkum müebbetlikler misali...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!