Yola çık emri geldi senedimiz belâdır
Belalardan korku yok… Sahibimiz Mevlâdır
Sevinecek az sonra, yolcuyu bekleyenler
Geceleri sabırla gündüze ekleyenler
Eşref-i mahlûkata yükselince yeni ses
Yeryüzüne yolcudur artık ilahi nefes
Var oluş yankıları yükselirken semâya
Ezanın arkasından başlıyorlar selâya
Mutluluk kaynağıdır ilk adımım, ilk hecem
Annemin şefkatiyle aydınlanıyor gecem
Hayatımın anlamı eğlencedir, oyundur
Saklambaçlar, bilyeler o yaşlarda efsundur
Şiir gibidir zaman, sanki hiç bitmeyecek
Sanki âdem yurdundan ayrılıp gitmeyecek
Var oluş soruları yükselirken semâya
Ezanın arkasından başlıyorlar selâya
***
Kârımı zararımı bildim amma rahat yok
Doğru yanlış cetveli sayılarda hayat yok
Kesmiyor hasretimi gerçeğin çıplak yüzü
Bir heyula oluyor mantığın tamam sözü
Fukaralık mutluluk… Övünmeye medar mı?
Aklın gittiği menzil sonsuzluğa çıkar mı?
Şimdi insan olmanın yükü omuzlarımda
İki cihan parlıyor benim yıldızlarımda
Dar geliyor gözümün seçtiği âlem bana
Açılmalı bu yollar bitimsiz bir cihana
Buralarda her adım yeni bir hudut sanki
Yollarıma harami, gönlüme haydut sanki
Aklımın yoldaşlığı sınırları aşmıyor
Gönlümde çağlayanlar, kalemimden taşmıyor
Şimdi âşık olmanın yükü omuzlarımda
İki cihan parlıyor benim yıldızlarımda
***
Aşk dedikçe kurtuldum âlemin darlığından
Teselliler sevgilim… Çoğalır varlığından
Bir nokta yeter dedim, dudakların büküldü
Hece hece hicranım gözlerimden döküldü
Gerçeğin hayal oldu, hayalindi gerçeğim
Şimdi yağmur bekleyen hüzne döndü çiçeğim
Cismime ölüm gibi bakıyordu gözlerin
Kaknus olup kendini yakıyordu gözlerin
Sevda açan yüreğim kurudu çöle döndü
Gökyüzümde kandiller karardı feri söndü
Birer birer kayboldu aydınlık hülyalarım
Yüreğim yangın yeri, yıkıldı dünyalarım
Son ışık da tükendi, bitti yalancı mehtap
Can mülkümü terk ettin, yürek harap, ten harap
Cismime hayat gibi bakıyordu gözlerin
Kaknus olup kendini yakıyordu gözlerin
***
Başladığım her yolun elemi bende kaldı
Sensiz açan güllerin kokusu tende kaldı
Yıldızlara takılmış, aklımı yormamışım
Kandilleri yakan kim? Bir kere sormamışım
Toplasam tüm cihanı gözümde zerre etmez
Seninle bir nefesi yazmaya ömür yetmez
Meğer benim aşklarım teyemmüm hükmüneymiş
Suyu gördü gözlerim, Leyla’nın hükmü neymiş?
Ya vedud tecellisi demek ki sevdiklerim
Gecelerde yıldızmış sevgili dediklerim
Yolcuları aydınlatır rahmetinin güneşi
Yanar yürekte Hakk’ın güller açan ateşi
Senin nurun cihanı hiç durmadan dolaşır
İçine döner seyyah gider sana ulaşır
Meğer benim aşklarım teyemmüm hükmüneymiş
Suyu gördü gözlerim, Leyla’nın hükmü neymiş?
***
Menziller çoğalsa da değişmiyor hakikat
Sırra kadem basmazsan bir perdedir kâinat
Varlığın aslında yok, var diyoruz sonradan
Var olduk sanıyoruz, Hakka teslim olmadan
Diyorum ki İlahi, nuruna vasıl eyle
Kalbimde nokta nokta aşkını hasıl eyle
Bir belâ yankısıdır seyyâhı dolaştıran
Aklı aciz bırakıp, fenâya ulaştıran
Âdem güzel beğendi, hangisini aldı, hiç
Yürek neyi kazandı, elde neler kaldı, hiç
Gönül şahbaz, havai… Nerde kimi buldu, hiç
Gölgelikte yanıldı, hangi düşe daldı, hiç
Dünyaları tutmuştu, gözü neyle doldu, hiç
Nice menziller aştı, son durağı oldu, hiç
Bir belâ yankısıdır seyyâhı dolaştıran
Aklı aciz bırakıp, fenâya ulaştıran
( Bu şiir 2013 senesinde Ümraniye Belediyesince düzenlenen şiir yarışmasında hece kategorisinde Türkiye 3'üncüsü olmuştur.)
Serhat OğuzKayıt Tarihi : 30.9.2018 19:21:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
insanın alem-i ervahtan başlayıp fenaya uzanan yolculuğu

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!