Ey benim garip yoldaşım! Niye kınarsın beni?
Hâlime bakıp da ağlayacağına, neden gülersin?
Yerden, gökten çile, mel’anet boşalırken,
Saçların gür-siyah tutulması zordur zor! …
Fırıldak çevirmek ne yazık ki moda oldu!
Anayı boyayıp babaya satmak oyuncak oldu!
Şeytan olup insan ayartmak alkışlanırken,
Doğru düşünmek, iyi düşünmek zordur zor! …
Dört bir yanımız pislik, çirkef deryası oldu.
Güzelin üzerine çirkin gökdelen kondurdu!
Rezalet cesaret bayrağını dalgalandırırken,
Güzel görmek, güzeli görmek zordur zor! …
Yalanla yaşamak neredeyse mecburiyet sanki!
Doğruluk, dürüstlük neredesin, kiminlesin hani?
Doğru söyleyen doksan dokuz köyden kovulurken,
Hak söylemek, hakkı söylemek zordur zor! …
Haram ne, helâl ne? Birbirine karıştı!
Vurgun, soygun, yalan, talan arşa ulaştı.
Birileri yetim malıyla saltanat sürerken,
Kokan gırtlağa helâl lokma bulmak zordur zor! …
Sorma dostum, arsızlık övünç kaynağı oldu!
Aldatmaksa yolgeçen hanı gibi tıka basa doldu.
His tükendi, duygu tekme tokat yerken,
Yürek yanarak, kalpten sevmesi zordur zor! …
Beyinler sarsıldı, beller iki büklüm kamburlaştı!
Parsa toplamak için ne rezilce uşaklaşıldı.
İradesiz bacaklar zulüm karşısında titrerken,
Doğru yürümek, dosdoğru yürümek zordur zor! …
Eller uzamış, gözler oynaşta, kulaklar namahrem misafiri!
Uçkurlar çözülmüş, beller iğrenç hevesler dilberi.
Riyakârlık, şan, şöhret, saltanat tanrılaşmışken,
Göğüs germek, yıkılmadan dimdik durmak zordur zor! ...
Ey yaralı dostum! Anladım, hem de çok iyi anladım seni.
Bu kadar da anlayış fukarası niye sanırsın beni?
İnsan diyorsun! Kısaca şöyle desen olmaz mıydı sanki?
İnsanlık haraç mezat açık artırmaya çıkarılmışken,
İnsan olmak, hele adam gibi adam olmak zordur zor! …
Kayıt Tarihi : 4.10.2007 10:51:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!