Yakar kavurur yazın güneşi
Bırak alevlensin aşkın ateşi
Ölümüne sevda ölümüne aşk
Seni seviyorum var mı ötesi
Yazın sıcağında kavruldum yandım
Gece loş işiklar vurunca bize
Şarkılar dinlerdik gönül selinden
Kadehlerde içki aşka dönüşür
Çarpar kalplerimiz çikar yerinden
Kadehler kadehe her dokunuşta
Dağlarından gelir kekik kokusu
Varmıdır bir eşi söyleyin bana
Can verir bize sarıp sarmalar
Vatan toprak değil anadır ana
Sanmıyorum hakkın helal edersin
Öyle yorgunum ki öyle uykusuz
Yatıp dinleneyim sinen üstüne
Benim senden başka sevenim var mı
Uzak durma öyle yaslan göğsüme
Kabüse dönüşür sensiz geceler
Unutmak için sevseydim
Çoktan unuturdum seni
Şu gönlüme taht kurardın
Sevildiğini bilseydin
Boşa umut beslemişim
Başımda dolaşma kara bulutlar
Tak dedi canıma bu kadar yeter
Her sabrın sonunda mutluluk vardır
Bir bir yeşerecek körpe umutlar
Herkesin bir derdi kederi vardır
Aşkın ateşiyle yanarsa kalbin
Onu su dökerek söndüremezsin
Silinmişse kalpten aşkın izleri
Kendini bir daha sevdiremezsin
Hayranım bülbüle güzeldir sesi
Sonbahar gelince savrulur yaprak
Yediğin içtiğin gözüne dursun
Seni kabül etmez bu kara toprak
İnsan hiç bukadar zalim olurmu
Dünyada bir teksin emsalin yoktur
Sıyah saçlarına karlar mı yağdı
Ayağın yürümez tutmaz dizlerin
Ne oldu da soldu ahu gözlerin
Bilmem ki sevgilim yaşıyor musun
Unutma güzelim aşkı sevdayı
Aşkın göz yaşları inerse yüze
Hitap edemezsin o güzel göze
Senin göz yaşların kahreder beni
Seveni ağlatmak yakışmaz bize
Çalıp söyleyeyim getirin sazı




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!