Ne sırlar saklıyor yakın tarihim,
İçini dökerdi dili olsaydı.
Vatan haini kim, vatansever kim,
İşaret ederdi eli olsaydı.
Hangi odaklardan alıp dersini
Zihnimde sorular dolaşır düğüm düğüm,
Nerden geldin, nereye gidiyorsun ey gönül.
Hasret midir, vuslat mı musallada gördüğün,
Istıraplar ruhunda inleyen bir ney gönül.
Dünya gurbet ahiret, bir ukde içimizde,
TOPRAK ANA
Nimet senden çıkıyor, rahmet sana iniyor,
Hilkatimin hamuru, mayası toprak ana,
Sevgi dolu sinende canlar filizleniyor,
Şefkatine muhtacım, beni de bas bağrına.
Ufalandın, çiynendin hep ayaklar altında,
Yine duman çöktü gönül dağına,
Sağanak halinde hasret yağıyor.
Tutuldum ayrılık fırtınasına,
Yufka yüreğime sıklet yağıyor.
Dertli aşıkların şiirlerinden,
Bir gönle gariplik çöktükten sonra,
Hanesi de, sılası da gurbettir.
Hasretlik boynunu büktükten sonra,
Rüyası da, hülyası da gurbettir.
Farketmez gurbette ne yokuş, ne düz,
Gönülden gönüle muhabbet aksın,
Söyleşelim, hallerimiz bir olsun,
Gözler birbirine sevgiyle baksın,
Kenetlensin ellerimiz bir olsun.
Sevgi olsun içimizde çağlayan,
Kemirir beynimi binbir düşünce,
Yanıma bu derde düşenler gelsin.
Nasreddin Hoca da damdan düşünce,
Demiş, bana damdan düşenler gelsin.
Milletin derdidir bizim derdimiz,
Kürreyi, zerreyi yaratan vardır.
Başını kaldır da bak yavaş yavaş,
Göğü yıldızlarla donatan vardır.
Zamanı gelmeden düşmüyor yaprak,
Tesadüf tanımaz, şu nizama bak,
Ruhlar âleminden gelir bir sultan,
Tahta geçmek için sıraya girer,
Saltanat sırası geldiği zaman,
Etten ve kemikten saraya girer.
Zaman akan sudur, yıllar bir oluk,
Rahman olan Rabbim rahmet etmese,
Yağmur damla damla iner mi sandın.
Yer yüzüne rahmetini sermese,
Damlalar toprağa siner mi sandın,
Bilirsin bir iğne ustasız olmaz,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!