Isparta’dan Gaziantep’e kadar
Asuman gözyaşı döker ağlar
Tüm Anadolu tutuldu yağmura
Kâinat namına ağlıyordu sema
Bütün âlemi İslam hesabına
Kanlı gözyaşı döküyordu hava
Semanın gözleri kan çanağı oldu
Gözyaşı yerine, kanlar akıtıyordu
Çamur yağmıştı geceleyin Gaziantep’e
Kırmızı çamur tabakası vardı her yerde
Gaziantep’e sabah yedi otuz da girilir
Mola verilmeden yola devam edilir
Isparta üstadı yağmurla uğurlar
Nizip ise bembeyaz karla karşılar
Beyaz elbisesini giymiş ağaçlar
Kefenlenmiş tüm dağlar, taşlar
Gökten süzülerek düşen tüm kar taneleri
Her şeye; kesip biçip hazırlıyordu kefeni
Arabada kefen ölçüsü alınacak birisi var
Gönüllüdür, bir an önce giymek için can atar
Müthiş bir kar yağar, Nizip Urfa arasında
Kefeni biçilip hazırlanır âlemi İslam hesabına
Simsiyah Urfa yolu, beyaz karlar yanında
Mezara giden tünel gibiydi çok uzunca
Sanki bu menfez içinde hızla gidiyor araba
Yolcu var yetişmesi gerek ölüm garajına
Yirmi bir Mart Pazartesi günü saat on birde
Üstad Urfa’ya gelir fedakâr talebeleriyle
Borborunbekir
Bekir ÖzcanKayıt Tarihi : 5.1.2014 18:38:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bediüzzaman Said Nursi Destanı - Kronolojik Şiirsel Hayatı

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!