Risale-i Nurun, has şakirdi yanık şairi
Ehli kalp olan, nurun yüksek mümessili
Hasan feyzi ağabey, fedakarlığın zirvesinde
Yıllar önce hazır, üstadı için ölmek niyetinde
Duymuştur üstadının zehirlendiğini
Vücudunda hissetti zehrin elemini
Kalbî gözyaşlarını derinden içine akıttı
Yanardağ lavları gibi duygularını yaktı
Kavruldu vücudunun bütün zerreleri
Saliseler yılı oldu, geçmez saniyeleri
Kışın sert esen rüzgârın sesini
Andırıyor ağzından çıkan nefesi
Yağmur gibi gözünden döküldü yaşlar
Sel olup vücudundan götürdü parçalar
İniyordu sağanak sağanak rahmet taneleri
Su baskınına uğramıştı artık kendi cesedi
Âleminde oluştu med-cezir dalgası
Başlar Nuh tufanının müthiş fırtınası
Everest tepesinden koptu koca bir kaya
Cüssesinden, süratle yuvarlandı aşağıya
Doğmamak üzere vücut güneşi batar
Cisminin tüm atomları şiddetle çarpar
Çektiği ah! Gök gürültüsü sanki
Şimşek ateşine tutuldu bedeni
Zerrelerinden gelen ayrılık ateşi
İnsanlığı yakıp kavuruyordu elemi
Kapıldı, yıldız kara deliğin çekimine
Cismi dağlıyor benziyordu kıyamete
Çarpıştı bütün vücut atomları
Savrulmaya başladı duyguları
Fırladı sanki cesetten organları
İçin, için yanıyordu damarları
Yıldırım düşmüştü gövdesine
Vefat edecekti üstadı’nın yerine
Canını seneler önce, adak adamıştı
Gelmişti zamanı bu en büyük fırsattı
Şimdi ise, bedel ödeme vakti gelip çattı
Geri dönüşü yok, bu en büyük adaktı
Mersiyesini yazmıştı nur talebeleri namına
Şöyle ağladı bütün âlemi İslam hesabına
“Anam Babam tatlı canım olsun sana feda”
“Dünya gözüyle göremeyecek miyiz bir daha”
“Birkaç gündür acılarımıza zehirler katan”
“Ciğerlerimize şişler hançerler saplayan”
“Vasiyetname ile kara haber bildiren”
“Gözyaşlarımızı Kızılırmaklara çeviren”
Öyle ağıt ki, dağları bile dağladı
Bütün ehli iman karalar bağladı
Dünya ya yayıldı bu kızgın lavlar
Eriyordu kutuplardaki karlar buzlar
Ayrılık çok zor gelmiş, tatmıştı bir sefer
Üstadın, yerine ölmeyi bu defa kabul eder
Hasan Feyzi ağabey hastalandı aynı günde
Vefat etti tüm camilerin ve üstadın bedeline
İman, İslam, Nurun yoluna oldu kurban
Şehitti, duasını kabul etti Yüce Yezdan
Üstad kurtulmuştu, camiler yıkılamadı
Fakat, ehli kalp kahraman bir muallimi aldı
Bu vefat haberinden üstad çok üzülür
Hasan Feyzi Denizli’de bir sümbüldür
Nurani tarlada filizlenip meyve verecek
Âlem-i İslam’a, büyük üniversite gelecek
Şeytanlara atılan büyük bir yıldız oldu
Bu âlemde batıp, ebediyette doğdu
Tertemiz ruhu çıkıp gitti gökyüzüne
Yerleşti cennet deki ebedi yerine
Bediüzzaman kurtuldu zehrin tesirinden
Dünya da ayrı kaldı Hasan Feyzi’sinden
Borborunbekir
Bekir ÖzcanKayıt Tarihi : 29.12.2013 19:54:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bediüzzaman Said Nursi Destanı - Kronolojik Şiirsel Hayatı

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!