304 oda numarası,
Karşısında bir köy,adı Laka
Mehmet ağabeyle başladık sonra Laklaka,
Bir yanda bayraklı uzanır, bir yanda karşıyaka
Oda görevlisi böler kahkahalırımızı,
Meğer girmiyormuş bizim odaya hava :)
Uyku tutmaz ince bir ağrı dişe kemiğe değen,
Acıyı uyutmaya çalışırken muhabbetlerle
Bakarız saate, daha çok var sabaha,
Uzun koridor voltalarında alırız soluğu,
Görünür İzmir sahilinde denize açılan yelken,
Tutamaz kendini Mehmet agabey yakar hemen,
Tütmeye başlayınca dumanı anlarsın içtiği sigaradan,
Kış aylarında duman çıkar ya soba bacalarından,
Öyle derin derin nefesler alır,
Şifayı kovalarken,böyle bir yerde ,
İçer işte kimbilir hangi derde,
Israrla üşüttükten sonra kendimizi ,
Odadaki bozuk klimanın insafına sığınarak içeri gireriz,
Dereceyi 35'e ayarlamak sanki sabah alarmını mesaiye geç kalmamak için kurmak gibi gelir,
Ha birde yemek meselesi var tabii
Odada tek masa ,sandalye olunca,
Askerlikte giriyor işin içine biraz,
Sahi hala soran da olmadı
Ne işiniz var şimdi orda diye,
Tatil köyü sananlarda vardır belkide,
Hava yollarında akıcılığı yakalamak,
Tıkanan kanalları açmak, sinüs cosinüs derken, kıkırdaklardan bir makas alıp,kemiklerede bir el attılar,
Bu iki adamda burda dört gün sabah akşam bu sebeple yattılar.
Kayıt Tarihi : 16.4.2025 07:18:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!