Konu:Bayram; Atatürk..
Bugün gençliğin yüzünde görüyorum
Seni sevgili Ata'm
Gözlerinin ışığında
Elinde albayrak,kortejin en başında
Seni görüyorum Ata'm
..
Seni tanıdım Mayıs ayında
Mayıs kadar yeşildi gözlerin
Uçuşurdu gelgitliğin
Uçarı sendin ben değil
Mayısta sözleşti sevdam
Sana aktığım aydı
..
19
İnsan insanın aklını okuyor, fakat; kim kimin aklını okuyor bilemez.
..
Sen yoksun bir tanem özledim seni.
Özledim ben, senin temiz kalbini.
Özledim bir tanem candan sevgini.
Özledim ben, seni özledim canım.
Aşkın sende kalsın, dostluğun yeter.
Sevgin olmasa da dostça sev yeter.
..
Samsundan atmıştı ilk adımını
Karaya bastırdı yaradanı
Zifiri de karanlıktı vatanı
Güneşin doğuşu.19 Mayıstı
Coştu içimiz vatan sevdasıyla
Mustafa Kemalin adımlarıyla
..
Yirmi dokuz mayıs Fetih gecelerinde İstanbul
Yine içim yıldızlarla dolu
Fethi hatırlatıyor deniz
Yirmi dokuz mayıs fetih gecelerinde İstanbulda
Bir çiçek Mekke bir çiçek İstanbul
Yirmi dokuz mayıs fetih gecelerinde
..
Konya’nın bir ilçesi, Meram’ın merkezinde,
Mevlana’ya yakındır üç bin metre güneyde…
Oturduğum mahalle pek yerleşik değilim,
Altı yıl kadar oldu, yerleşmeyi isterdim…
17, 19, 20, 106, vs. çok sayıda hattı var,
..
Bir gemi açıldı Bandırma’dan Anadolu’ya,
Bir haber salındı Samsun’a, Bolu'ya,
Afyon’a, Sakarya’ya, bozkır içinde Kulu’ya,
Bağımsızlık meşalesi tutuşturuldu 19 Mayıs’da.
Sömürüye, gericiliğe dur denildi,
Topraklarımıza göz koyanlar bir bir yenildi,
..
Ah biliyordum yine her seferki gibi, bu sabahta erkenden uyanacağını! Güneş doğmadan gelip kapımızı çalacağınızı. Yüreklerimizde dinmek üzere olan alevi yeniden kıvılcımlaştıracağını. Günaydın bir mayıs, hoş geldin.
O, sosyal bir haraketin içinde çocuktur. Yüreklerimizde daima büyüyecek bir çocuk. Emeklerimizin hakkını alana dek büyüyecek bir çocuk.
O, ne bir anı, ne bir mirastır. O, Milyonlarca emekçinin sesinde, nefesinde, her yeni gün yenilenen yeni bir uyanış, yeni bir günaydında, yeni bir Deniz’dir, her yeni gün alın teri ezgisinde evrimdir.
Onun anlamı, mucadelesinin akışı sadece zamanın geçişiyle, meydanlara dökülüp haykırışlarla değil, toplumların değişme hızıylada bağlantılıdır. Dünyada gün geçtikçe sömürü şekilleri farklılaşmaktadır. Kapitalizmin yıkıcı etkileri altında yaşanması daha da zorlaşıyor. Modern kölelik yolunda baskılar artıyor. Son zamanlarda binlerce insanın işsiz kalışına sebebiyet veren, sözde “Ekonomik Kriz”i globalleşiyor.
..
Ben seni ilk o gün sevmiştim,
Hani o masama ilk gelip adını söylediğinde,
Hani bana “Ediz bey” dediğinde güldüğümüzde,
Oysa sen beni tanımıyordun bile,
Ne kim olduğumu biliyordun, ne düşüncelerimi,
Ama ben seni ilk o gün sevmiştim…
Uykusuz gecelerim başlamamıştı daha,
..
Yirmiyedi Mayis, 'hücum günü'dür, hazir olun.
Size gelen 'bilgiler'le surlara merdiven kurun.
Berlin, 26 Mayis 2005.
(Fetihe 03 kala)
..
arayanım da yok dağlar efkarlı
gitmeliyim hemen çok geçe kaldım
al kışların olsun renginden boya
alkışların yaşar bakma bu boya
..
Senle beş dakika daha göz göze olmak;
Bir Nisan ya da bir Mayıs sabahı,
Beş dakika daha uyumak gibi...
Gözlerinden fışkıran yüreğine doymamak;
Bir Temmuz ya da bir Ağustos günü,
Sahrada serin suya doymamak gibi...
..
Bugün 1 Mayıs Cuma, hava bahar havası.
Huzur ile yaşamak, hepimizin davası.
Bozmak isteyenlere aman verme Allah’ım!
Boşa çıksın, “karanlık güçler” in provası.
*** (01 Mayıs 2015)
..
değerli dostlar son kitabımla ilgili olarak 19. 03.2013 salı günü saat 11 de yeni gün tv de ve 15 05 te SKY tv de renkler ve yaşam isimli programa konuk olarak katılacağım ayrıca izmir yeni gün gazetesinde de röportajım yayımlanacak vakti müsait olup izlemek isteyenler için internet adresleri www.skytv.com.tr,www.yenigün.tv bu arada gönderimi sayfanızda paylaşabilirsiniz de memnun olurum selam ve sevgilerimle
..
Vahşet dolu bir günde
Zalim Nurhak dağında
Sesleri çınlıyordu kulaklarımda
Kanlı 31 mayıs sabahında
Kanlı namluların ucunda
Dost olmuştu kurşunlar ona
..
Kurtuluş hareketi-Samsun ufkundan doğdu
Kalpleri birleştirdi-düşmanı suda boğdu
Mutluyuz kıvançlıyız-dünden daha azimli
Yarına çıkmak için-hep birleştirdik eli
Birlik beraberlikle-genç 19 Mayıs’ta
Çünkü hepsi biliyor-Samsun’a çıktı Ata
Biz öyle bir milletiz-Müslüman Türk Milleti
..
Pudramsı tozların kapladığı eşyaların ortasında durmuş meçhul olduğu halde nedense bana o anda öyle görünmeyen geleceğime bakıyorum. Moloz yığınını okşayıp duvarlara tırmanan ışık oyunlarını seyrederken düşüncelerden, muhtemel heyecanlardan, kaldığım yerden başlama gerçeğinden yorulunca kendi evimden kaçıp gitmek istiyorum. Pencerelerin söküldüğü oyuklardan birine tüneyince onu fark ediyorum. Bina tamiri için kurulan iskelenin üstünde durmuş meraklı bir martı gibi insanların hayatını dikizliyor. Sokağın gürültüsüne, camların arkasına gizlenen yaşlıların umutsuz bakışlarına, bir yerlere yetişmeye çalışan insanların telaşına, mutfakta yemek pişiren kadınların dalgınlığına büsbütün yabancılaşmış. Her şeyi anlıyor ama manayı kavrayamıyor sanki. Rus yazar Platonov’un o ironik cümlesini hatırlatıyor bana; “Sizin için insan olmak sadece bir alışkanlıktır, benim içinse, bir tatil ve bir zevk”. Bir an ona “sen buralardan değilsin galiba, bana da uçmayı öğretir misin” diye seslenmeyi düşünüyorum ama sonra ürkütmemek için vazgeçiyorum.
Biraz evvel aydınlanan gökyüzü griliğine çekilirken içeri girip kendime küçük bir çanta hazırlıyorum ve içine sadece hevesli okul çocuğu heyecanıyla aldığım yeni, mavi defterlerimi koyuyorum. Henüz boş sayfalarını kimbilir hangi sözcüklerle dolduracağımı bilmediğim defterlerimi. Buna benzer kısacık bir anı anlatmak isteyebileceğimi düşünüyorum o sırada. Belki henüz yazılmamış bir hikâyenin önemsiz ayrıntılarını, yeniden okumak istediğim kitapların tanıdık cümlelerini... Ya da ne bileyim, başkalarının küçümsediği kızgınlıklarımı, korkularımı, körelmiş arzularımı, yorgun hayallerimi.. Yeniden, hep aynı heyecanla seveceğim insanları, isimlerini bile telaffuz etmeyeceğim halde unutamayacaklarımı, sayıklamalarımı...
Ben öyle düzenli günlük tutanlardan olmadım hiç, zaten nasıl yaparlar, pek anlayamam. Düzenli alışkanlıkların sıradanlığından sıkılırım, bana göre değildir. Ama farklı serüvenlerin peşinden koşan defterlerim oldu hep. Onları sevsem de kurcalamaktan biraz ürkerim. Ait oldukları zamanın sihrine dokunup doğallıklarını bozmak istemem. Yazının insanın gün ışığında yüzleşmeye korktuğu yabani yanını ortaya çıkardığını bilirim çünkü. Yazı bir anlamda belirsizliğin, içimizdeki karanlığın çekiciliğidir. Bu yüzden kurgulanmamış cümlelerin bazen bizi çok daha derin köklerimizden yakaladığına inanıyorum. Hayatın çıplak dökümünü yapabilen günlükleri, günlük taklidi yaptığı halde koleksiyona dâhil edilme niyetini açıkça belli eden ‘defterleri’ okumayı bu nedenle seviyorum.
..
Bugün şanlı Bir Mayıs emekçilerin günü
Sömürenlere karşı tüm halklar yürüyecek
Eken, biçen, üreten; işçi-köylü, emekçi
Memur, aydın, öğrenci alanlara inecek
Bugün şanlı Bir Mayıs direnişin ilk günü
İşçi-köylü, emekçi tek ses tek güç olacak
..
Savurmaz hasatı kırık yabamız,
Anamız yok çünkü vermez babamız,
Sonuç meçhul boşa gider çabamız,
İndik meydanlara bugün 1 Mayıs.
Vurur copu kambur tutar sırtımı,
Sıkar gözümüze gazlı hortumu,
..