Onur BİLGE
Kantinde herkes kendi âlemindeydi. Kimisi yanındakine, geciken kız arkadaşının ihmalkâr davranışından yakınıyor, kimisi derslerin sıkıcılığından söz ediyor, kimisi de parasını yetirememekten şikâyet ediyordu.
Hava, mevsim normallerinin dışında, soğuk ve yağışlıydı. Yağmur damlaları, buğulanan camlara yarışırcasına vuruyor, çarptıkları yerde birleşerek aşağıya iniyorlardı.
Mahir, pencerenin önünde ayakta, elleri ceplerinde, bir süre dalgın bakışlarla onları seyrettikten sonra yanımıza döndü, Orçunun yüzüne bakarak:
Sen kocaman çöllerde bir kalabalık gibisin,
Kocaman denizlerde ender bir balık gibisin.
Bir ısıtır, bir üşütür, bir ağlatır bir güldürür;
Sen hem bir hastalık hem de sağlık gibisin.
Devamını Oku
Kocaman denizlerde ender bir balık gibisin.
Bir ısıtır, bir üşütür, bir ağlatır bir güldürür;
Sen hem bir hastalık hem de sağlık gibisin.



