Aşk; kim kalbe gıdadır ne yenilir ne yutulur Bir demir leblebidir, çiğneyene aşk olsun.
ben senin neyinim..? üfle ruhuma kızart beni daha önce hiç yazılmamış sayfayım ister bi öz iliştir, ister yırt at beni
hem günahımsın hem sevabım tek geçirmez sırat beni bilmemki ben neyim tut,gör,duy,bul.....tahtına çıkart beni samih selcuk asan
RİNDLERİN ÖLÜMÜ
hafız'ın kabri olan bahçede bir gül varmış, yeniden her gün açarmış kanayan rengiyle. gece bülbül ağaran vakte kadar ağlarmış, eski şiraz'ı hayal ettiren ahengiyle.
ölüm asude bahar ülkesidir bir rinde, gönlü her yerde buhurdan gibi yıllarca tüter. ve serin selviler altında yatan kabrinde, her seher bir gül açar, her gece bir bülbül öter.
MUHABBET; Bİ BELA İŞDİR. GİRİFTAR OLMAYAN, BİLEMEZ...
Ervah-ı ezelden levh ü kalemden Bu benim bahtımı kara yazdılar Gönül perişandır alev-i alemde Bir günümü yüz bin zara yazdılar
Gönül gülşeninde har oldu deyu Hasretlik ismimde var oldu deyu Sevdiğim, sevdiğin pır oldu deyu Erbab-ı garezler yare yazdılar
Dünyayı sevenler veli değildir Canı terk edenler deli değildir İnsanoğlu gamdan hali değildir Her birini bir efkara yazdılar
Nedir bu sevdanın nihayetinde Yadlar gezer yarin vilayetinde Herkes diyarında muhabbetinde Bilmem bizi ne civara yazdılar
Döner mi kavlinden sıdk-ı adıklar Dost ile dost olur bağrı yanıklar Aşk kaydine geçti bunlar aşıklar Sümmani'yi ''Derkenara'' yazdılar
aşık sümmani baba
Bu Vatan Kimin?
Bu vatan toprağın kara bağrında Sıra dağlar gibi duranlarındır. Bir tarih boyunca onun uğrunda Kendini tarihe verenlerindir...
Bir demir leblebidir, çiğneyene aşk olsun.
ben senin neyinim..?
üfle ruhuma kızart beni
daha önce hiç yazılmamış sayfayım
ister bi öz iliştir, ister yırt at beni
hem günahımsın hem sevabım
tek geçirmez sırat beni
bilmemki ben neyim
tut,gör,duy,bul.....tahtına çıkart beni
samih selcuk asan
RİNDLERİN ÖLÜMÜ
hafız'ın kabri olan bahçede bir gül varmış,
yeniden her gün açarmış kanayan rengiyle.
gece bülbül ağaran vakte kadar ağlarmış,
eski şiraz'ı hayal ettiren ahengiyle.
ölüm asude bahar ülkesidir bir rinde,
gönlü her yerde buhurdan gibi yıllarca tüter.
ve serin selviler altında yatan kabrinde,
her seher bir gül açar, her gece bir bülbül öter.
MUHABBET; Bİ BELA İŞDİR.
GİRİFTAR OLMAYAN, BİLEMEZ...
Ervah-ı ezelden levh ü kalemden
Bu benim bahtımı kara yazdılar
Gönül perişandır alev-i alemde
Bir günümü yüz bin zara yazdılar
Gönül gülşeninde har oldu deyu
Hasretlik ismimde var oldu deyu
Sevdiğim, sevdiğin pır oldu deyu
Erbab-ı garezler yare yazdılar
Dünyayı sevenler veli değildir
Canı terk edenler deli değildir
İnsanoğlu gamdan hali değildir
Her birini bir efkara yazdılar
Nedir bu sevdanın nihayetinde
Yadlar gezer yarin vilayetinde
Herkes diyarında muhabbetinde
Bilmem bizi ne civara yazdılar
Döner mi kavlinden sıdk-ı adıklar
Dost ile dost olur bağrı yanıklar
Aşk kaydine geçti bunlar aşıklar
Sümmani'yi ''Derkenara'' yazdılar
aşık sümmani baba
Bu Vatan Kimin?
Bu vatan toprağın kara bağrında
Sıra dağlar gibi duranlarındır.
Bir tarih boyunca onun uğrunda
Kendini tarihe verenlerindir...
Tutuşup kül olan ocaklarından,
Şahlanıp, köpüren ırmaklarından,
Hudutlarda gaza bayraklarından,
Alnına ışıklar vuranlarındır...
Ardına bakmadan yollara düşen,
Şimşek gibi çakan sel gibi coşan,
Huduttan hududa yol bulup koşan,
Cepheden cepheyi soranlarındır...
İleri atılıp sellercesine,
Göğsünden vurulup tam ercesine,
Bir gül bahçesine girercesine,
Şu kara toprağa girenlerindir...
Tarihin dilinden düşmez bu destan,
Nehirler gazidir dağlar kahraman,
Her taşı yakut olan bu vatan,
Can verme sırrına erenlerindir...
Gökyay ’ım ne yazsan ziyade değil,
Bu sevgi bir kuru ifade değil,
Sencileyin hasmı rüyada değil,
Topun namlusunu görenlerindir...
Orhan Şaik Gökyay