Sen dünyanin çatisinda dogdun, dik basin, sert bakisin ondandir... Mert dogdun anandan, Mert! o çaglarda analar Mert dogururdu... Düsman öldürür, av avlar, kus kuslardin. Ötüken ormanlari yatagin, Tanri daglari yaylagin, Orhun nehri sulagindi.
At üstünde ok gezler, çeri olup cenk eder, sonra ad alirdin Atalarindan. Törene hizmet etmedikçe, mülküne katkida bulunmadikça, Selengayi atla geçmedikce, düsmani titretip dostunu güldürmedikçe, Ad alamazdin Atalarindan.
Senin Atalarin dügün etti kavgalarda, akinsiz kavagasiz günleri gün saymadi. Bir zaman düsmana dehsetinden Set çektirdin, zaman oldu önüne Papalara diz çöktürdün! ! !
Yillar yillari izledi, töreni terk eder oldun, Atani saymaz öteni görmez oldun Birak bu örfleri, kökünü bilmez oldun Gün geldi, evdeki obandan almaz oldun Örgüledin saçlarini, kokular sürdün yüzüne, ipeklere büründün hep, börkünü giymez oldun...
Hakimdin, tutsak oldun... çok sürmedi tutsakligin Bastin Çin sarayini 40 yigidinle; Ötükende Kür Sad iken Sigenfu'da ölmez oldun!
Yillar süre geldi berilere, bir sabah tarih sayfalarindan kolay silinmeyecegini ve Cihan tarihine Türk'ün ölmezligini kilicinla tescil ettin.
Bir ova, safakla birlikte, Islam'in ruhu ile Sereflenen Muzaffer Gazilerin Zafer Neside'leriyle inlerken, diz çöküp önünde Haçli senin Tekbir sesini dinledi!
At üstünde ok gezleyip dolasan basi firtinali Türk, düsmani koyun sayip kendini Kurt bilen Türk... Bazen Mevlana olur neyiyle birlikte agladi, bazen Yunus olup yüregini aski ugruna parça parça dagladi...
Iste o gün bugün, Islam Ahlak ve Ruhu ile Türk'ün Irki hasret ve gururu yogrulup birbirini perçinleyip müstesna bir hüvviyet çikarmisti ortaya. Bu müstesna hüvviyetin sahibi Müslüman Türk yeni bir devletin temelini atiyor, yeni bir dogus müjdeliyordu.
Yeniden dogusun muhtesem oldu, bir obadan sögüt derler bir yerden cihangir bir devlet çikardin. Han'lari; kimi karadan gemi yürüttü, çag açti çag kapadi bir elde. Kimi Çaldiran demedi, Misir demedi kapti Üç Hilal'i savast çölde
Kimi zigetvarlar tayin ederken, kimi de lale bahçelerinde figan edip kaplumbaga sirtinda devlet mumu söndürdüler... Bu mimval üzerine harcadin yillarini, bir zaman daha geçti... Türklük öldü dediler... Plevne önlerinde bir destan yazdin, baktilar ki ölen Türklük degilmis. Biraz daha beklediler, bir kaç yil dahageçi aradan... Hasta, hemde ölümcül hasta dediler, varip yurdunu pay edelim dediler. Geldiler kavim kavim, Mondoros dediler, Sevr dediler, ölmez Irki öldü bilip, sönmez Ruhu söndü bilip; Türk esr oldu dediler. Önlerine Islam'in sahadet serbetini içmek arzusuyla Türk Mücahitleri çikti, bir samar daha yediler!
Iste bu kavmin çocugusun sen!
Ey ebed müddet devletin ebed mübbed savascisi! Söyle, simdi neden böylesin? Görüleni söylemeye dil varmaz, ne mümkün bilineni yazmak, kalem varmaz, el varmaz Maddede ve manada nasil küçülmüsüz, Basra'dan Anadolu'ya kadar olan yerleri nasil 8 günde terk edip gelmisiz Rumeli'de olanlari anlatmaya gönül el vermez
Neden bunlar neden? Ve en acisi bunlari sessizce sineye çekmek neden? Neden bu asagilik duygusu, bu zillet neden. Neden bu hafiza noksanligi, Neden bu unutkanlik...
Ne zaman bitecek, baskalarinin ninnisiyle basladigin bu uyku... eger uyumuyorsan ses ver
Mert dogdun anandan, Mert! o çaglarda analar Mert dogururdu...
Düsman öldürür, av avlar, kus kuslardin.
Ötüken ormanlari yatagin,
Tanri daglari yaylagin, Orhun nehri sulagindi.
At üstünde ok gezler, çeri olup cenk eder, sonra ad alirdin Atalarindan.
Törene hizmet etmedikçe,
mülküne katkida bulunmadikça,
Selengayi atla geçmedikce,
düsmani titretip dostunu güldürmedikçe,
Ad alamazdin Atalarindan.
Senin Atalarin dügün etti kavgalarda,
akinsiz kavagasiz günleri gün saymadi.
Bir zaman düsmana dehsetinden Set çektirdin,
zaman oldu önüne Papalara diz çöktürdün! ! !
Yillar yillari izledi, töreni terk eder oldun,
Atani saymaz öteni görmez oldun
Birak bu örfleri, kökünü bilmez oldun
Gün geldi, evdeki obandan almaz oldun
Örgüledin saçlarini, kokular sürdün yüzüne, ipeklere büründün hep, börkünü giymez oldun...
Hakimdin, tutsak oldun... çok sürmedi tutsakligin
Bastin Çin sarayini 40 yigidinle; Ötükende Kür Sad iken Sigenfu'da ölmez oldun!
Yillar süre geldi berilere, bir sabah tarih sayfalarindan kolay silinmeyecegini ve Cihan tarihine Türk'ün ölmezligini kilicinla tescil ettin.
Bir ova, safakla birlikte, Islam'in ruhu ile Sereflenen Muzaffer Gazilerin Zafer Neside'leriyle inlerken, diz çöküp önünde Haçli senin Tekbir sesini dinledi!
At üstünde ok gezleyip dolasan basi firtinali Türk, düsmani koyun sayip kendini Kurt bilen Türk...
Bazen Mevlana olur neyiyle birlikte agladi, bazen Yunus olup yüregini aski ugruna parça parça dagladi...
Iste o gün bugün, Islam Ahlak ve Ruhu ile Türk'ün Irki hasret ve gururu yogrulup birbirini perçinleyip müstesna bir hüvviyet çikarmisti ortaya. Bu müstesna hüvviyetin sahibi Müslüman Türk yeni bir devletin temelini atiyor, yeni bir dogus müjdeliyordu.
Yeniden dogusun muhtesem oldu, bir obadan sögüt derler bir yerden cihangir bir devlet çikardin.
Han'lari; kimi karadan gemi yürüttü, çag açti çag kapadi bir elde. Kimi Çaldiran demedi, Misir demedi kapti Üç Hilal'i savast çölde
Kimi zigetvarlar tayin ederken, kimi de lale bahçelerinde figan edip kaplumbaga sirtinda devlet mumu söndürdüler...
Bu mimval üzerine harcadin yillarini, bir zaman daha geçti...
Türklük öldü dediler...
Plevne önlerinde bir destan yazdin, baktilar ki ölen Türklük degilmis.
Biraz daha beklediler, bir kaç yil dahageçi aradan...
Hasta, hemde ölümcül hasta dediler, varip yurdunu pay edelim dediler.
Geldiler kavim kavim, Mondoros dediler, Sevr dediler, ölmez Irki öldü bilip, sönmez Ruhu söndü bilip; Türk esr oldu dediler.
Önlerine Islam'in sahadet serbetini içmek arzusuyla Türk Mücahitleri çikti, bir samar daha yediler!
Iste bu kavmin çocugusun sen!
Ey ebed müddet devletin ebed mübbed savascisi! Söyle, simdi neden böylesin?
Görüleni söylemeye dil varmaz,
ne mümkün bilineni yazmak, kalem varmaz, el varmaz
Maddede ve manada nasil küçülmüsüz,
Basra'dan Anadolu'ya kadar olan yerleri nasil 8 günde terk edip gelmisiz
Rumeli'de olanlari anlatmaya gönül el vermez
Neden bunlar neden?
Ve en acisi bunlari sessizce sineye çekmek neden?
Neden bu asagilik duygusu,
bu zillet neden.
Neden bu hafiza noksanligi,
Neden bu unutkanlik...
Ne zaman bitecek, baskalarinin ninnisiyle basladigin bu uyku... eger uyumuyorsan ses ver
Ölü müsün? ! ? ÖLÜ MÜSÜN TÜRKOGLU! ! !