Hiç bir sevgi yok ki anlatıldıkça azalsın karşı gönülde… beşincimevsim’inkinden başka…..
sen ne kadar çok dinlediğini, hissedildiğini ve sevildiğini duyarsan duy içinde.. bir gün söylenmese de bir o kadar dinlenmediğini, hissedilmediğini ve sevilmediğini de duyansın işte..
o yüzden anladı ki iki kişilik bir aşk, bazen bir kişiye bile yetmiyorken, tek kişilik aşk ile kalmayı öğrenendi beşincimevsim. istese de istemese de…
iki kişilik aşksa bir rüya, uyanmadan görülen bir düş, bir gerçek ötesi.. yalnız uyku içinde sanki.. ve ben sadece uyumak istiyorum işte…
uyurken fırtınalar essin, uyurken ay kararsın, uyurken güneş tutulsun yalan dünyalara.. uyurken yaşansın gerçeklerin sahte aşkları, uyurken dans etsin birbirinin üzerine basan ayaklar gibi kalpler, uyurken aldansın, aldatsın sevgililer birbirini, uyurken sevmemeler olsun, uyurken özlemesin kimse birbirini, uyurken arzulayanların yıkılsın yalan sevgilerin bakışları ve uyurken dökülsün sahte gözyaşları…. ben sadece uyumak istiyorum işte.. Iki kişilik aşk bir rüya uyanmadan görülen düş Işte.. O benim Beşincimevsimin düşü…
senden sonra, ne çok sevdim ben… ne çok sevgilim oldu, ne çok sevgililerim oldu… senden sonra ne çok aşık oldum ben… ne çok aşkım, ne çok aşklarım oldu… evet mavilim senden sonra ne çok hislendim ben… ne çok hissim, ne çok hislendiklerim oldu… ya sevda mavilim? evet senden sonra kaç sevdam kaç? kalsevdalarım oldu… ki sayısız işte…
beşincimevsim; senden sonra da sevdi seni işte, sana sevgilendi yeniden; ne çok sevgilim oldun sen.. kaç kez aşık oldu, aşkları oldu sana söylemediği… ne çok aşkım oldun sen yaa evet mavilim senden sonra ne çok sevdalandı beşincimevsim de kalansevdalarım oldun sen … sonra, ne çok sevdalar besledi yüreğinde de ne çok özledi, ne çok özlemledi seni… seni senden Sonra ne çok da özlemleyen di ki işte o idi seni senden sonra da öncesinde bırakabilen sonrasında tutabilen geleceğine götüren seni en az seksensekizbinyıl sevdiğini söyleyen o işte senden sonra bile… olmadığın zamanları bu yıllara ekleyen işte o beşincimevsim….
Artık sonsuz kalansın sen onunla anladınmı deli(m) …
Oysa, asıl onlar; ne kadar çok yanılıyor bilmiyorlar anlamıyorlar benim yani beşincimevsimin maviyi ne kadar az bile sevdiğimi ve ne kadar çok sev(e) mediğimi…
beşincimevsim; mavilisini daha hiç sev(e) memiş bile.. işte…
yoksun işte... o kadar yoksun ki varlığının çokluğu kadar yoksun hemde
yokluğuğun varlığınla eş işte... nerdesin soruları bir zamanların neredeydin sorularına kardeş birde...
yokluktaki boşluğun yine bir zamanlar olduğun zamanlara inatlaşır gibi duruyorken bir kalbin üzerinde gözlerden yüze düşen gözyaşı gibi damlıyor her ikisi de...
kim tutarki...
bu ikisinin de sahibi beşincimevsim işte...
özlendiğin zamanlar şimdi ayrılığınla yarışıyor bir zamanlar yokluğunla özlenen ken şimdilerde ayrılık besliyor mavilenmiş aşkı ayrılıkla büyütüyor ninniler ile...
büyü aşkım büyüüü mavi bir çocuksun sen mavi bir sel,sin alıp götüren üç mavili el sin sen hiç tutmadığım....
ebedi tutmak isteyip de bir kez bile tutamadığım....
ben aşk maviyi sevmek dedim herkese.... aşk; mavilenmek, mavinin büyüsünde kalmak, onun büyüsünde büyülenmektir dedim....
sonra beşincimevsim geceyi bekledi... ona seslendi; eyy gece sence aşk mavi değilmidir? hadi sende söylesene..... hadi anlatsana şahit olduğun zamanlardan birini bir kaçını, binlercesini... susma gece, bak senin suskunluğun, aşkın suskunluğuna eşdeğer şimdi...anlat duysunlar işte mavi bir aşkın şahit olduğu anları.....
hatırlasana gece........... güneşin uykusunda seslenmiştim sana dünya ile aynı ayın ışığında sallanırken, benimde gözlerim ışımıştıya dolunayda ve yine yıldızların eşliğinde düşlemiştim mavilimi.. onunla olacak olabilecek benim leyi anlatmıştım ya...
hani uzanmış yere düşlerken nasılda merak ettmiştim o acaba hangi yıldızın altında diye...
o gece beşinci mevsim o yıldızı arayandı hep....
ne yıldızlar cevap verdi buna ne ay dolunay kaldı sen gitmeye yüz tutmuş mavilikler sararken gökyüzünü hatırlıyormusun; nasıl seslenmiştim ben hani şahit ol demiştim ya sana
şahit ol aynı ortak yıldıza bakmaya bile olan razılığıma.... diye..
aşk: o gece; mavi ile aynı yıldıza bakabilmeyi bile düşleyebilmekti işte..........
Siz hiç masmavi bir göğün altında hüznünden beyazlar kaplamış yüksekleri ile yine deli mavisi olan koca bir okyanusun kıyısında yükselen ve o yükseklikte mavileri özlemleyen üzgün ve suskun bir dağ gördünüzmü…. Işte beşincimevsim o dağın içinde olan tek mevsim….
bir de;
cevaplarla sevda yı yazmak isterdi beşincimevsim..... ama sorular ardından gelen kiristal bir sevdanın görünmez kırıkları battı içime, ne mi oldu tabiki acımadı acıya alışkınlığından işte...sonra çakallardan arta kalan o meryemin dudakları düştü hayalime ve ben biraz mahçup ama istedim o dudakları...,hani o serseri ve dişi mart kedisi varya bir de o; onun huzurlu nisan uykusu çöktü gözlerime,nerdeyse uyuyacaktım... derken tek tetikte; atan ve atılanın- iki tenin kanadığı sevdanın barutları koktu genzime ve nedense gözlerim yaşardı işte..ağlamadım ya sen o na bak.... sonra mahkemede buldum kendimi. dediğin gibi tutuksuzdum kendimde..evet nefes aldım hemde derin bir nefes... ama mavilim inan hiç affedemedim kendimi..işte bak beşincimevsim yine bir şey yapamadı kendine... ama söylüyorum suç benim,hüküm senin ve elbet senin de bir hükmün 'VARDIR'
Verilen hiç bir ceza ki buna susmak dahil.... suçlunun içinde kendine verdiği cezadan daha buyük değildir işte...
şimdi ben cezama hüküm veren; hükmün sonucuna katlanacak taki; kimse sevdiğini yeniden söylemedik,kimse sözünden dönmedikçe...
alın size ağır bir hükmün altında ezilen ince adalet terazisinde tartılan aşkın dayanılmaz hafifliği...
...aynı noktalara saklanmış cumleler, heceler ve içinde üç harfi haykıran harfler gibi saklanıyorsun
v
e
seni bir tek ben biliyorum mavi...
nereye gidersen git..
n
re
d
olursan ol....
gideceğin her yer ben
d
içim
d
....
o yüzden yolun açık olsun bile demeyendi beşincimevsim...
o
yüzden el sallamayan
o
yüzden beklemeyen
o
yüzden senden sonra eklemeyen
b
şinci
mevsim..
o yüzden....o yüzlerden....
b.m
25/02/2006
.......................................................................................................................
Kim bilir bir gün...
dün, bugün, yarın....
işte öylesine bir gün
de
gelse(ydi) n diyorum....
hani gelsende; dün geldin desem..
hani gelsende; bugün geldin desem
hani işte gelsende; yarın gelecek bilsem...
artık gelirmisin mavi?
bak nasıl istiyorum seni,dünüm de,bugünüm de ve yarınım da...
hani yine bir gün(üm)
de
ol
sa(n) ...
ve
ben sen kadar
mavi (d) olsam.....
b.m.
15/072005
....................................................................................................................
Hiç bir sevgi yok ki anlatıldıkça azalsın karşı gönülde… beşincimevsim’inkinden başka…..
sen ne kadar çok dinlediğini, hissedildiğini ve sevildiğini duyarsan duy içinde..
bir gün söylenmese
de
bir o kadar dinlenmediğini, hissedilmediğini ve sevilmediğini
de
duyansın işte..
o yüzden anladı ki
iki kişilik bir aşk,
bazen bir kişiye bile yetmiyorken,
tek kişilik aşk ile
kalmayı öğrenendi
beşincimevsim.
istese
de
istemese
de…
iki kişilik aşksa bir
rüya,
uyanmadan görülen bir
düş,
bir gerçek ötesi..
yalnız
uyku içinde sanki..
ve
ben
sadece uyumak istiyorum işte…
uyurken fırtınalar essin, uyurken ay kararsın, uyurken güneş tutulsun yalan dünyalara.. uyurken yaşansın gerçeklerin sahte aşkları, uyurken dans etsin birbirinin üzerine basan ayaklar gibi kalpler, uyurken aldansın, aldatsın sevgililer birbirini, uyurken sevmemeler olsun, uyurken özlemesin kimse birbirini, uyurken arzulayanların yıkılsın yalan sevgilerin bakışları ve uyurken dökülsün sahte gözyaşları….
ben
sadece
uyumak istiyorum işte..
Iki kişilik aşk bir rüya
uyanmadan görülen
düş
Işte..
O benim
Beşincimevsimin düşü…
gerçeğe arzulu düşlerimle
beşincimevsim
06/01/2005
........................................................................................................................
senden sonra,
ne çok sevdim ben…
ne çok sevgilim oldu, ne çok sevgililerim oldu…
senden sonra ne çok aşık oldum ben…
ne çok aşkım, ne çok aşklarım
oldu…
evet mavilim senden sonra ne çok hislendim ben…
ne çok hissim, ne çok hislendiklerim
oldu…
ya sevda mavilim?
evet senden sonra kaç sevdam
kaç?
kalsevdalarım oldu…
ki sayısız işte…
beşincimevsim;
senden sonra da sevdi seni işte,
sana sevgilendi yeniden; ne çok sevgilim oldun sen..
kaç kez aşık oldu, aşkları oldu sana söylemediği…
ne çok aşkım oldun sen yaa
evet mavilim senden sonra
ne çok sevdalandı beşincimevsim de
kalansevdalarım oldun sen …
sonra,
ne çok sevdalar besledi yüreğinde
de
ne çok özledi, ne çok özlemledi
seni…
seni
senden
Sonra
ne
çok
da
özlemleyen
di
ki
işte
o
idi
seni
senden
sonra
da
öncesinde
bırakabilen
sonrasında
tutabilen
geleceğine
götüren
seni
en
az
seksensekizbinyıl sevdiğini söyleyen o işte
senden sonra bile…
olmadığın zamanları bu yıllara ekleyen
işte
o
beşincimevsim….
Artık sonsuz kalansın sen onunla
anladınmı deli(m) …
mavilerimle
beşincimevsim
13/12/2004
....................................................................................................................
Bana şunu diyorlar hep…
YA SEN MAVİ’LİNİ NE KADAR ÇOK SEVİYORSUN…..
Oysa, asıl onlar;
ne kadar çok yanılıyor
bilmiyorlar
anlamıyorlar
benim
yani
beşincimevsimin maviyi ne kadar az bile sevdiğimi
ve
ne
kadar
çok
sev(e) mediğimi…
beşincimevsim; mavilisini daha hiç sev(e) memiş bile..
işte…
b.m.
26/11/2004
.................................................................................................................
Bu gün bayram diyorlar... bu gün bayrammış diyorlar.... bugün bayramsa eğer, söylediğiniz gibi kutlu olsun bayramınız.....
beşincimevsim artık mavisiz tüm bayramları bilmeyen, bilemeyen işte...
günün anlamı; hüznün bile hüzünlenmesi iken;
ve
içimi mavice hüzün kaplarken,
mavisizliğimin;
arefesi de, bayramı da, bayram sonrası da hüzün işte...
yaşasın bayramlı, bayramsız maviye olan hüzünlerim...
şimdi;
sizin bayramınız
mı
benim bayramsızlığım mı kutlu olsun...
dileyen dilediğini alsın
beşincimevsim, hüznünün sebebinin sahibini bayramda bile özleyen, özlemleyen işte..
kim bilir o ummadığı tatlı bir süprizin olasılığına mı gebe hüzünleri
birde; ..............
kimbilir.... işte.....
14/11/2004
sevgilerimle
beşincimevsim
.....................................................................
yoksun işte...
o kadar yoksun ki
varlığının
çokluğu kadar
yoksun hemde
yokluğuğun varlığınla eş işte...
nerdesin soruları
bir zamanların
neredeydin sorularına
kardeş
birde...
yokluktaki boşluğun
yine bir zamanlar
olduğun zamanlara
inatlaşır gibi duruyorken
bir kalbin üzerinde
gözlerden yüze düşen gözyaşı gibi
damlıyor
her ikisi
de...
kim tutarki...
bu ikisinin de sahibi
beşincimevsim
işte...
özlendiğin zamanlar
şimdi
ayrılığınla yarışıyor
bir zamanlar yokluğunla özlenen
ken
şimdilerde
ayrılık besliyor
mavilenmiş aşkı
ayrılıkla büyütüyor
ninniler ile...
büyü aşkım büyüüü
mavi bir çocuksun sen
mavi bir sel,sin alıp götüren
üç mavili
el
sin
sen
hiç
tutmadığım....
ebedi tutmak isteyip
de
bir kez
bile
tutamadığım....
sevgilerimle
beşincimevsim
........................................................................................................................
bana soruyorlar aşkı... aşk nedir diye...
ben aşk maviyi sevmek dedim herkese.... aşk; mavilenmek, mavinin büyüsünde kalmak, onun büyüsünde büyülenmektir dedim....
sonra beşincimevsim geceyi bekledi...
ona seslendi;
eyy gece sence aşk mavi değilmidir? hadi sende söylesene..... hadi anlatsana şahit olduğun zamanlardan birini bir kaçını, binlercesini...
susma gece, bak senin suskunluğun, aşkın suskunluğuna eşdeğer şimdi...anlat duysunlar işte mavi bir aşkın şahit olduğu anları.....
hatırlasana gece...........
güneşin uykusunda seslenmiştim sana
dünya ile aynı ayın
ışığında sallanırken,
benimde
gözlerim ışımıştıya dolunayda
ve
yine yıldızların eşliğinde düşlemiştim
mavilimi..
onunla
olacak
olabilecek
benim
leyi
anlatmıştım ya...
hani
uzanmış yere düşlerken
nasılda merak ettmiştim
o
acaba hangi yıldızın altında
diye...
o gece beşinci mevsim
o
yıldızı arayandı
hep....
ne yıldızlar cevap verdi buna
ne ay dolunay kaldı
sen
gitmeye yüz tutmuş
mavilikler sararken gökyüzünü
hatırlıyormusun; nasıl seslenmiştim ben
hani
şahit ol demiştim ya sana
şahit ol aynı ortak yıldıza bakmaya bile
olan
razılığıma....
diye..
aşk:
o gece;
mavi ile aynı yıldıza bakabilmeyi bile düşleyebilmekti
işte..........
besincimevsim
sevgilerimle
........................................................................................................................
Besincimevsim bir gün sana demiş ti ki;
heyyyyy
“delim”
seni çok
özle
dim..
nerdesin?
şimdi;
o bir gün ile
bugün aynı
hala...
bir farkla ama..
bugün
o günden
seni çok
ama
daha bi çok özledim.....
nerdesin?
b.m
............................................................................................
beşincimevsim sevmemeye dair hiç tutmadığı sözünden döndü......
beşincimevsim; sevdiğini söylüyor küçüçük..... seni seviyorum mavilim :))
b.m.
...............................................
...............................................
...............................................
Siz hiç masmavi bir göğün altında hüznünden beyazlar kaplamış yüksekleri ile yine deli mavisi olan koca bir okyanusun kıyısında yükselen ve o yükseklikte mavileri özlemleyen üzgün ve suskun bir dağ gördünüzmü…. Işte beşincimevsim o dağın içinde olan tek mevsim….
bir de;
cevaplarla sevda yı yazmak isterdi beşincimevsim..... ama sorular ardından gelen kiristal bir sevdanın görünmez kırıkları battı içime, ne mi oldu tabiki acımadı acıya alışkınlığından işte...sonra çakallardan arta kalan o meryemin dudakları düştü hayalime ve ben biraz mahçup ama istedim o dudakları...,hani o serseri ve dişi mart kedisi varya bir de o; onun huzurlu nisan uykusu çöktü gözlerime,nerdeyse uyuyacaktım... derken tek tetikte; atan ve atılanın- iki tenin kanadığı sevdanın barutları koktu genzime ve nedense gözlerim yaşardı işte..ağlamadım ya sen o na bak.... sonra mahkemede buldum kendimi. dediğin gibi tutuksuzdum kendimde..evet nefes aldım hemde derin bir nefes... ama mavilim inan hiç affedemedim kendimi..işte bak beşincimevsim yine bir şey yapamadı kendine... ama söylüyorum suç benim,hüküm senin ve elbet senin de bir hükmün 'VARDIR'
Verilen hiç bir ceza ki buna susmak dahil.... suçlunun içinde kendine verdiği cezadan daha buyük değildir işte...
şimdi ben cezama
hüküm veren; hükmün sonucuna katlanacak
taki;
kimse sevdiğini yeniden söylemedik,kimse sözünden dönmedikçe...
alın size ağır bir hükmün altında ezilen ince adalet terazisinde tartılan aşkın dayanılmaz hafifliği...
Mavilerimle
beşincimevsim