BALİNA Göğü gördüm imkâna tutuldum düşü sevdim dalıp çıkmalarım 'orda bir şey'e dönüktü kaç kez bir şey, başka bir şey sıçradım hem yittim hem belirlendim derin durdum, teknenin altına girdim sarstım sarsıldım vuruşun gitgide usta vuruşuydu sustum düşe düştüm senin mi kan, yaralarımdan mı hey kaptan ne balinayım ben şimdi inadı içinde ne senin mavi balinan GÜLTEN AKIN
topraksın sen herşeyin altında duruyorsun her şey senin üzerinde yerkabuğu bile.. durabilirsin böylece herşey kendi ağırlığındadır nihayetinde
sen,susun akarken çarpacağın taşlardan ve taşlar için korkuyorsun taşın derisi sıyrılır diye duruyorsun ak bakalım taş kanarsa durursun acıdan korkarsan yorulursun
havasın sen içinde rüzgar eğriliyor halbuki görünmüyorsun. sen es kalmasa bile izin, çınarlar hatırlar her esintiyi
ey okuyucu insan ben? ben de böyleyim henüz bilmiyor olabilirim ben,tıpkı senin gibiyim inanmak zorundasın bana; insana.. çünkü yok iyi kalpli bir tanrı!
o yüzden işte; su, toprak, hava ve her birimiz birer evren olsak da, biri gibi duruyoruz kalabalıkta. işte şimdi, buradan, yeniden başlayabilirsin kendi yolculuğuna
ece temelkuran, kıyı kitabı
İnsanlarda tek sıcak kanun, Üzümden şarap yapmaları Kömürden ateş yapmaları Öpücüklerden insan yapmalarıdır... İnsanlarda tek güzel kanun, Suyu ışık yapmaları Düşü gerçek yapmaları Düşmanı kardeş yapmalarıdır. Hep var olan kanunlardır bunlar Bir çocukcağızın ta yüreğinden başlar Yayılır genişler uzar gider Ta akla kadar....
paul eluard
BAKMALAR DENİZİ
bakmalar goruyorum butun gun turlu bakmalar pencere bakmasi, sabahlar bakmasi, yesil otlar bakmasi hepsi de beni buluyorlar, hepsi de bir yagmur uysalliginda gordum suyun ki yumusak, gordum agacin ki kati gordum ama sey, gordum ama nasil, gordum ama bu kadar goz ayni bir gozler denizi, ayni bir o kadar canli.
bakmalar goruyorum, gok ortasi gibi karsimda bulutta goz, ucakta goz, derinlikte goz goz oluyorlar birden, bu gozler de yataga ic yapanlari masaya ust yapanlari bunlar, atlara atca parlaklik yilandan coreklenmeyi, kediden uyusmayi cikaran bunlar da iste uzunlardan ayak, iste beyazlar beyazindan kalabaligi bakmalar goruyorum durmadan goz olan bakmalar baslama gozleri, cocuklu, masalli, sinemali.
oksama gozleri vardi gel git eden parmaklarima asklardan gelenleri aski da bir kullanisli yapan caz bakmalari, dugun bakmalari, dudaklar tasiyan bakmalar bakmalar, ateste, suda havagazinda _atesten, sudan, havagazindandi gozleri- kar gozleri, soguk -guzel,bugu gozleri hamamlarda en harlisi bu: savaslarda, en isiksizi olulerdeki bitti gozleri onlar bitti.
edip cansever
deniz 'gel' dedi dereye. dere 'bırak büyüyeyim' dedi. deniz yanıtladı ' o zaman bir deniz olacaksın bedeniz 'gel' dedi dereye. dere 'bırak büyüyeyim' dedi. deniz yanıtladı ' o zaman bir deniz olacaksın bense bir dere istiyorum, gel şimdi ! nse bir dere istiyorum, gel şimdi !
Göğü gördüm imkâna tutuldum düşü sevdim
dalıp çıkmalarım 'orda bir şey'e dönüktü
kaç kez bir şey, başka bir şey
sıçradım hem yittim
hem belirlendim
derin durdum, teknenin altına girdim
sarstım
sarsıldım vuruşun gitgide usta vuruşuydu
sustum düşe düştüm
senin mi kan, yaralarımdan mı
hey kaptan
ne balinayım ben şimdi inadı içinde
ne senin mavi balinan
GÜLTEN AKIN
topraksın sen
herşeyin altında duruyorsun
her şey senin üzerinde
yerkabuğu bile..
durabilirsin böylece
herşey kendi ağırlığındadır nihayetinde
sen,susun
akarken çarpacağın taşlardan ve taşlar için korkuyorsun
taşın derisi sıyrılır diye duruyorsun
ak bakalım
taş kanarsa durursun
acıdan korkarsan yorulursun
havasın sen
içinde rüzgar eğriliyor
halbuki görünmüyorsun.
sen es
kalmasa bile izin, çınarlar hatırlar her esintiyi
ey okuyucu insan
ben? ben de böyleyim
henüz bilmiyor olabilirim
ben,tıpkı senin gibiyim
inanmak zorundasın bana; insana..
çünkü yok iyi kalpli bir tanrı!
o yüzden işte; su, toprak, hava
ve her birimiz birer evren olsak da,
biri gibi duruyoruz kalabalıkta.
işte şimdi,
buradan, yeniden başlayabilirsin kendi yolculuğuna
ece temelkuran, kıyı kitabı
İnsanlarda tek sıcak kanun,
Üzümden şarap yapmaları
Kömürden ateş yapmaları
Öpücüklerden insan yapmalarıdır...
İnsanlarda tek güzel kanun,
Suyu ışık yapmaları
Düşü gerçek yapmaları
Düşmanı kardeş yapmalarıdır.
Hep var olan kanunlardır bunlar
Bir çocukcağızın ta yüreğinden başlar
Yayılır genişler uzar gider
Ta akla kadar....
paul eluard
BAKMALAR DENİZİ
bakmalar goruyorum butun gun turlu bakmalar
pencere bakmasi, sabahlar bakmasi, yesil otlar bakmasi
hepsi de beni buluyorlar, hepsi de bir yagmur uysalliginda
gordum suyun ki yumusak, gordum agacin ki kati
gordum ama sey, gordum ama nasil, gordum ama bu kadar goz
ayni bir gozler denizi, ayni bir o kadar canli.
bakmalar goruyorum, gok ortasi gibi karsimda
bulutta goz, ucakta goz, derinlikte goz
goz oluyorlar birden, bu gozler de yataga ic yapanlari
masaya ust yapanlari bunlar, atlara atca parlaklik
yilandan coreklenmeyi, kediden uyusmayi cikaran bunlar da
iste uzunlardan ayak, iste beyazlar beyazindan kalabaligi
bakmalar goruyorum durmadan goz olan bakmalar
baslama gozleri, cocuklu, masalli, sinemali.
oksama gozleri vardi gel git eden parmaklarima
asklardan gelenleri aski da bir kullanisli yapan
caz bakmalari, dugun bakmalari, dudaklar tasiyan bakmalar
bakmalar, ateste, suda havagazinda
_atesten, sudan, havagazindandi gozleri-
kar gozleri, soguk -guzel,bugu gozleri hamamlarda
en harlisi bu: savaslarda, en isiksizi olulerdeki
bitti gozleri onlar bitti.
edip cansever
deniz 'gel' dedi dereye.
dere 'bırak büyüyeyim' dedi.
deniz yanıtladı ' o zaman bir deniz olacaksın
bedeniz 'gel' dedi dereye.
dere 'bırak büyüyeyim' dedi.
deniz yanıtladı ' o zaman bir deniz olacaksın
bense bir dere istiyorum, gel şimdi ! nse bir dere istiyorum, gel şimdi !
emily dickinson