Buralardan haber sorarsan Yüksel'im?
İçi başka dışı başka, dost çoğalmış.
Kırıldı elim kolum, tutuldu dilim...
Lisanı bülbül, kalbi puşt çoğalmış.
Kimi suda yürür, kimi karda yüzer
Kimi canlı ölü, kimi cansız gezer
Kiminde ne gam var ne hüzün ne keder
İblisi kandıran yeni piç çoğalmış.
Selam versen türlü, vermesen bin türlü
İsimleri türk, lakin gavur kültür'lü
Kimi mazlum-gariban, kimisi ünlü
Olsada hiç olmasada hiç çoğalmış.
Akıl-sır ermez, olup biten işlere
Helal değmez olmuş, porselen dişlere
Gene af geldi, hırsız-katil suçlara
İstanbul'u yerde doymaz fil çoğalmış.
Bu gidişat, son sürat yardan aşağı
Belli değil, kim ağadır kim uşağı
Her köşede sürüyle, puştu manyağı
Bu ülkede ayrı konuşan dil çoğalmış.
Arabada fren patlak, teker kabak
Şoför yorgun, yolcu sarhoş, yollar batak
İblis kuruyor, tuzak üstüne tuzak
Şeytana asker, hin oğlu hin çoğalmış.
Ben kulak dersem sen anla ki devedir
Eğer dev dersem, sen anla ki piredir
Şaştım kaldım, bu ülke nasıl bir ülkedir?
Etrafta, iki ayaklı cin çoğalmış.
Dostum bende takat yok, sürü pek azgın
Baba oğula, oğul babaya dargın
Dört tarafım duman, ülkede var yangın
Dünya-alem bir tiyatro, film çoğalmış.
Hüdaverdi Öz
Kayıt Tarihi : 21.6.2025 16:45:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!