Yaratanın minnetinden
“Bela” deyip başlanmışım.
Ferağ edip cennetinden
Serendip’e kışlanmışım.
Altınını gümüşünü,
Üflemişim kamışını.
Bu dünyanın yemişini
Havva ile hoşlanmışım.
Bütün dünya dolup taşmış
Fitne ile yolum şaşmış,
Kabil gibi haddi aşmış,
İblis ile dışlanmışım.
Ne gelmişse Hüda vermiş.
Hızır ile sırra ermiş.
Nemrut beni oda vermiş;
İbrahim’le haşlanmışım.
Lokman sundu; derman derde,
Süleyman’la kalktı perde,
Ashap ile kuytu yerde,
Kıtmir ile yaşlanmışım.
Kenanlının sürgününde,
Zindanların yorgununda,
Züleyha’nın vurgununda;
Yusuf ile düşlenmişim.
Girip nice kılıklara
Hedef olup alıklara,
Yem olmuşum balıklara;
Zenun ile dişlenmişim.
Musa Nebi sillesinde,
Davut Nebi güllesinde,
İdris Nebi hüllesinde;
İlmek ilmek işlenmişim.
Serapların köpüğünden,
Bir balanın tepiğinden,
(İsmail’in topuğundan)
Zemzem ile nuşlanmışım.
Gazapların kamusunda,
Tufanların tamusunda.
Nuh Nebi’nin gemisinde
Aşureyle aşlanmışım.
Cebelleşip hasmı ile
Bedel verip cismi ile
Zekeriya ismi ile
Ağaçlarda şişlenmişim.
Veysel Soysal belalara,
Katlanmışım çilelere.
Arka çıkmış kölelere
Taif’lerde taşlanmışım.
Kayıt Tarihi : 14.2.2013 20:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bir çağ sonra görülmüşüm...
Çarmıklara gerilmişim
Mesih'ten çok hoşlanmışım.
TÜM YORUMLAR (1)